18 Ağustos 2009 Salı

15 Temmuz 2009








































Bugün 15 Temmuz 2009 24 Recep 1429 Temmuz: 2 Hızır:71 Haçlılar'ın Kudüs'ü İşgali (1099)


 


HADİS-İ ŞERİF


 


Allah yumuşaktır. Yumuşaklığı sever. Ve yumuşaklık haline verdiğini, sertlik ve şiddet haline vermez.


Hadis-i Şerif (Ebu Davud).


 


DUADA SALEVÂT GETİRMEK


Fedâle bin Ubeyd'den (r.a.) rivayet olundu: Peygamber Efendimizle (s.a.v.) beraber oturuyorduk. O sırada içeri bir adam girdi ve namaz kıldı. Sonra 'Allah'ım, beni mağ¬firet et ve bana rahmet et' diye duâ etti. Peygamber Efen¬dimiz (s.a.v.), "Ey namaz kılan, acele ettin. Namaz kılıp oturduğun zaman Allah'a lâyık olduğu şeyle hamd et ve benim üzerime salât getir. Sonra duâ et." buyurdu. Biraz sonra başka biri geldi ve namaz kıldı. Sonra Allah'a hamd edip Peygamber Efendimiz'e salevât getirdi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Ey namaz kılan kimse, Allah'a duâ et. Eğer duâ edersen duana icabet olunur." buyurdu.


Duanın evvelinde, ortasında ye sonunda Peygamber Efendimiz'e (s.a.v.) salevât getirilir. Çünkü Peygamber Efendimiz'e salevât okumak, duanın kabul olmasının şartlarındandır. Allâhü Teâlâ kerîm'dir, duanın bazısını kabul edip diğer bazısını ayırmayacağı için duanın evvelinde, ortasında ve sonunda salevât getirilir.


Hz. Enes (r.a.) Peygamber Efendimizin (s.a.v.) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Duâ, bana salevât getiri¬linceye kadar perdelenmiştir."


Hz. Ali (r.a.) Peygamber Efendimizin (s.a.v.) "Hiçbir duâ yoktur ki, benim ve âl(ehl-i beyt)imin üzerine sa¬levât getirilinceye kadar Allah ile arasında perde ol¬masın. Bana salevât getirirse perde açılır, onun dua¬sına icabet olunur. Bunu yapmazsa duâ geri döner." buyurduğunu rivayet etmiştir.


TEVBE VE TECDÎD-İ ÎMAN


Eğer benden küfür, amden ya sehven sâdır olduysa Ben ol küfrün cemî'inden berî oldum livechillâh Dahi şer'a muhâlifse eğer akvâl u ef'âlim Ben anlardan rücû' ettim ve tübtü kurbeten lillâh Ne kim kılmış Habîbullah bize teblîğ ahkâmı Kabul ettim ânı, âmentü billâh ve hükmillâh Dilim ikrarını kalbimle tasdîk eyledim candan Senin hıfzında îmânım emânet olsun, ey Allah. Erzurumlu İbrâhîm Hakkı (k.s.)


FIKRA


Ondokuzuncu yüzyıl sonlarında, Alman birliğinin kurucusu prens Bismarck, Fransızlar’la barış şartlarını konuşuyordu. Fransız delegesi bir ara ağır şartları yumuşatabilmek ümidiyle ağlamaya başladı. Bunun üzerine Biscmarck da Fransızca konuşmayı bırakıp, Almanca konuşmaya başladı. Çok şaşıran Fransız Delegesi: “Aman efendim, ben tek kelime Almanca anlamam.” dedi. Bismarck soğukkanlılıkla cevap verdi: “Zararı yok, ben de göz yaşlarınızdan bir şey anlamıyorum nasıl olsa!”


GÜNÜN SÖZÜ


 


 


İki şey aklın eksikliğini gösterir: Konuşulacak yerde susmak, susulacak yerde konuşmak.


Sadi


 


YEMEK MENÜSÜ


·         Şehriye Çorbası


·          Biber Dolma


·         Yogurt


·          çoban salata


·         Meyve


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek:


Kız:


MANİ


 


Ay doğar aya gider


Gün doğar güne gider


Ölsem mezara girsem


Elim ayağım titrer


KARİKATÜR


 


BİLMECE


 


Yuvarlağız, altındanız, bir kolda toplanırız


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Yumurtaya dokunana

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler