19 Ekim 2009 Pazartesi

20 Ekim 2009






















 






































Bugün 20 Ekim 2009 3 Zilkade 1429 T.Evvel: 7 Hızır:168 II.Varna Zaferi (1776)


HADİS-İ ŞERİF


 


En üstün amel (eylem), doğru niyettir. (Hakim).


 


SABREDENLERİN MÜKÂFATI


Hayvanların aklı yoktur ama şehvetleri vardır. Meleklerin aklı var, şehvetleri yoktur. İnsanlarda her ikisi de vardır. Sabır; aklın şehvete mukavemet etmesi(karşı durması)dır. Allâhü Teâlâ (meâlen): "Şüphe yok ki, sabredenler için mükâfatları hesapsız olarak ödenecektir." buyurmuştur. (Zümer Sûresi, âyet 10)


Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurdular:


"Kıyamet gününde namaz, sadaka ve hac için mizanlar kurulur, onların ecirleri tartılır. Belâ ehli için mî-zan kurulmaz, bilakis onların üzerine ecirler dökülür de dökülür. Öyle ki, dünyâda afiyette olanlar, belâya uğrayanların nail oldukları faziletten dolayı, vücutlarının makaslarla doğranmış olmasını temennî ederler."


"Kim günâha (düşm.emek için) sabrederse onun için üç yüz derece vardır. İki derece arası gök ile yer arası


Kim tâata, (ibâdette) karşılaşılan sıkıntılara) sabrederse onun için altı yüz derece vardır. İki derece arası yer ile gök arası kadardır.


Kim musibete (belâya) Karşı sabrederse onun için dokuz yüz derece vardır. İki derece arası arş İle yer arası kadardır." Şu âyet-i kerîmede buna işaret olunmuştur. Meali: "Ve sana gelen musibete sabreyle." (Lokman Sûresi, âyet 17)


Bir hadîs-i şerîfte şöyle buyuruldu: "Kim malında veya canında bir musibete (belâya) uğrar ve onu gizli tutarak hiç kimseye şikâyette bulunmazsa, onu mağfiret etmek Allâhü Teâlâ üzerine bir hak olur."


"Şüphesiz cennette birtakım köşkler vardır ki onların üstlerinde ne asıldıkları bir şey, ne de altlarında da direkler vardır." Dediler ki: Yâ Resûlallâh! Oraya girecek olanlar nasıl girerler? Buyurdu ki: "Kuşlar gibi uçarak girerler." Şöyle denildi: "Yâ Resûlallâh! Bu köşkler kimin içindir." Buyurdu ki: "Onlar, hastalıklara, ağrılara ve belalara uğrayanlar içindir."


FIKRA


 


Hoca Nasrettin bir gün eline bir saz almış, tıngırdatıp duruyormuş. Hanımı sormuş;


- Ne yapıyorsun hoca?


- Saz çalıyorum ya!


- Ya’u o çalanlar elini aşağı yukarı götürüp getiriyorlar da! Sen orayı tutmuş, hiç bırakmıyorsun!


- Onlar benim tuttuğum yeri arıyorlar. (Aşık Veysel)


GÜNÜN SÖZÜ


 


 


Bir şeyi gerçekten bilmek, onu anlatmakla olur.


Sokrates


YEMEK MENÜSÜ


·         MERCİMEK ÇORBA


·         P.MUSAKKA


·         ŞEHRİYELİ PİLAV


·         CACIK


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ŞÜKRÜ : Şükürle, minnettarlıkla ilgili


Kız: AYŞE: Rahat ve huzur içinde yaşayan


MANİ


 


Bahçe bahçe gezerim


İnci boncuk düzerim


Bakın işte yüzüme


Bu köyde en güzelim


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Çın-çınlı hamam,
Kubbesi tamam,
Bir gelin aldım,
Babası imam.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: (lamba)



 


 


 


 


 


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler