4 Ekim 2009 Pazar

4 Ekim 2009






























 










 















 

















































Bugün 4 Ekim 2009 16 Şevval 1429 Eylül: 21 Hızır:152 Hayvanları Koruma Günü – Medeni Kanun Yürürlüğe Girdi (1926) - Fırtına


HADİS-İ ŞERİF


 


Mü’mini gücü yettiği şeye karşı hareketli ve gayretli; gücü yetmediği şeyde ise, “keşke yapabilseydim” diye istekli olarak görürsün... (Müsned).


 


İSRAF


İsraf, katT delillerle haramdır. İsraf, kalbin hastalıkların-dandır ve kötü. bir ahlâktır. İsraf hakkında Allâhü Teâlâ (meâlen): "... İsraf etmeyiniz. Şüphe yok ki o, israf edenleri sevmez." (A'raf Sûresi, âyet 31) buyurmuştur. Bu âyet, Allâhü Teâlâ'nın israf eden kulunu sevmediğinin delillerindendir. Allah'ın muhabbetine mani olan şeyden daha çirkin bir şey yoktur. İsraf, Allah'ın muhabbetinin ortadan kalkmasına sebep olur.


Diğer bir âyet-i kerîmede şöyle buyurulmuştur: "... Ve saçıp savurma. Şüphe yok ki, saçıp savuranlar, şeytanların kardeşleridir." (İsrâ Sûresi, âyet 26-27) Yâni şerlilikte şeytân gibidirler. Şeytanların dostları ve tâbîleridirler. Şeytanın kardeşi, şeytandır. O hâlde şeytanın kardeşliğini düşünmek gerekir. Şeytandan daha habîs, rezîl ne vardır. Öyleyse şeytanın kardeşliğinden daha kuvvetli bir kötüleme yoktur.


Allâhü Teâlâ malı müsriflere vermekten de, onları isimlerin en çirkinlerinden biri ile tâbir ederek şöyle men'eder: meâlen "Mallarınızı sefîh(beyinsiz)lere vermeyin." (Nisa Sûresi, âyet 5) Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz de malı meşru olmayan yerlerde harcayarak zayi etmekten men etmiştir.


Ebû Berze (r.a.)'ın rivayet ettiği hadîs-i şerifte şöyle buyurulmuştur: "Kul, kıyamet gününde dört şeyden suâl edilinceye kadar ayağı bulunduğu yerden ayrılmaz:


Ömrünü nerede tükettiğinden, ilmiyle ne amel ettiğinden, malını nerede kazandığından ve malı nerede harcadığından, vücûdunu (sıhhatini) nerede tükettiğinden."


Yâni, ömrünü hayırda mı serde mi harcadı? Malını helâl yoldan mı, haram yoldan mı kazandı? Malını hayırda mı günahta mı harcadı? Vücûdunu Allah'a ibâdet ederek mi yoksa nefsinin hevâsında mı tüketti?


 


KITA:


Ne varlığa sevinirim


Ne yokluğa yerinirim


Aşkın ile avunurum


Bana seni gerek seni.


(Yunus Emre)


 


FIKRA


 


Bir Amerikalı, bir İngiliz ve bir Iraklı kahvede oturmuş çay içiyorlarmış. Amerikalı çayını bitirince bardağı havaya fırlatmış, silahını cıkarıp bardağa ateş edip parçalamış “Bizde bardaklar o kadar ucuzdur ki, biz Amerika’da aynı bardakla iki kere çay içmeyiz” demiş. İngiliz de bunun üzerine çayını bitirip bardağı havaya fırlatmış ve ateş ederek bardağı parçalamış “Bizim İngiliz kumsallarında bardak yapacak cam için o kadar çok kum vardır ki, aynı bardakla iki kere çay içmeyiz” demiş. Bunun üzerine Iraklı da buz gibi soğukkanlı bir şekilde çayını bitirmiş, bardağı havaya fırlatmıs, silahını çekip Amerikalı ve İngiliz’i vurup öldürmüş. “Bağdat’ta bu İngiliz ve Amerikalılar’dan o kadar çok var ki, biz aynı adamlarla iki kere çay içmeyiz” demiş.


GÜNÜN SÖZÜ


 


 


Çevrendekileri alçaltarak değil,kendini gerçekten yücelterek büyüyebilirsin.


Reich


YEMEK MENÜSÜ


·         Kaşarlı Domates  Çorbası


·         Orman Kebabı


·         Sade Pilavı


·         Mevsim Salata


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: TAŞKIN : Coşmuş, taşmış halde bulunan - Akarsuların taşması


Kız: AYGÜN: Hem ay, hem gün


MANİ


 


Gök yüzünde tayyare


Önündedir pervane


Kaş göz oynatsam oğlan


Olacak bir divane


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Çın çın eder
Haber sorar


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: (TELEFON)


    

 

    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler