8 Kasım 2009 Pazar

8 Kasım 2009





















































Bugün 8 Kasım 2009 22 Zilkade 1429 T.Evvel: 26 Kasım:1 Kasım Günlerin Başlangıcı


HADİS-İ ŞERİF


 


Madem Allah var, elbette âhiret vardır.


Müslüman din kardeşini gördüğünde yer açması, onun görevidir.  (Beyhaki).


 


ÖFKEYİ YENMENİN YOLLARI


Öfkelenmeyi, hiddetlenmeyi yenmenin bâzı yolları:


Birincisi abdest almaktır. Atıyye (r.a.)'ın rivayet ettiği bir hadîs-i şerîfte şöyle buyurulmaktadır: "Muhakkak ki gazab şeytandandır. Şeytân ateşten yaratılmıştır. Ateş, ancak su ile söndürülür. O hâlde sizden biri niz gazablandığı zaman abdest alsın." buyurmuştur.


İkincisi; ayakta ise oturmak, oturuyorsa uzanmaktır. Hadîsi şerîfte "Sizden biriniz ayakta iken öfkelendiği zaman otursun, eğer ondan öfke giderse ne âlâ. Gitmez, devam ederse yanı üzerine yatsın." buyuruldu. Çünkü ayakta duran kimse intikam almak için hazırdır. Oturan ise ondan biraz daha uzaktadır. Yanı üzerine yatan ise bu ikisinden de uzaktadır.


Üçüncüsü ise istiâze yâni Allah'a sığınmaktır. Süleyman bin Sured (r.a.) şöyle rivayet etmektedir: Biz Resûlullâh (s.a.v.)'in yanında iken iki adam birbirine  sövdüler. İkisinden birisi yüzü kızarmış ve gazablanmış bir hâlde diğer arkadaşına sövünce Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Ben bir kelime biliyorum ki, eğer o adam onu söyleseydi elbette öfkesi giderdi. Şayet


Eûzü billahi mineşşeytânirracîm' dese gazabı (öfkesi) ondan gider."


Allah için öfkelenmenin dışındaki öfke, şeytanın ves-vesesindendir. O istiâze (euzü okumak) suretiyle Allah'a sığınarak sakin olur. İstiâze mel'un şeytanın hîlelerini defetmeye karşı müminin en kuvvetli silâhıdır.


         Dördüncüsü öfkeyi yenmek için husûsî duâ etmektir. Âişe (r.anhâ) şöyle rivayet etmektedir: Ben kızgın olduğum bir anda Resûlullâh (s.a.v.) yanımıza girdi ve şöyle buyurdu: "Ey Âişecik! Allâhümmağfir lî zenbî ve ezhib ğayza kalbî ve ecirnî mineşşeytân' de."


Yâni: Allah'ım, benim günahımı affet, kalbimden kızgınlığı gider ve beni şeytandan kurtar."


FIKRA


 


Nasrettin Hoca pazarda "alma... alma..." diyerek elma satıyormuş. Bir adam gelmiş ve "Bana 1 kilo elma ver Hoca!" demiş. Nasrettin Hoca da vermiş. Adam eve gittiğinde elmaların hepsinin çürük olduğunu görmüş ve hemen hocanın yanında soluğu almış. "Hoca!.. Bu elmaların hepsi çürük yahu!.." Nasrettin Hoca: "Ben sana 'alma... alma..." diye bağırmıyor muydum?" demiş. (Zeynep Asan)


GÜNÜN SÖZÜ


 


Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak gerekir.


Honore De Balzac


YEMEK MENÜSÜ


·         Ezogelin çorba


·         Püreli rosto köfte


·         İncir-erik


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: SONGUR : Şahin - Ağır, hantal


Kız: BANU: Prenses; Hanımefendi. Yeni evli gelin.


MANİ


 


Dostluk varken susup kalınmaz


Sen yazarken okunmadan durulmaz


Bizden bir adam olmaz


Sizler varken saz ele alınmaz


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Ufacık mermer tası,
İçinde beyler aşı,
Pişirirsen aş olur,
Pişirmezsen kuş olur.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: koyun




  


 


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler