10 Aralık 2009 Perşembe

11 Aralık 2009


















































Bugün 11 Aralık 2009 25 Zilhicce 1429 T.Sani: 28 Kasım:34 M.G.K.’nın kuruluşu (1962) – Rusların Çeçenistan’a girmesi (1994)


 


HADİS-İ ŞERİF


 


Şerle(günahla) varan kimseye yazıklar olsun. (Deylemi).


 


HZ. EBÛ BEKİR'İN FAZİLETİ


 


Hz. Ömerü'l-Fârûk'a (r.a.) bir hatibin hutbede Hz. Ebû Bekir'in (r.a.) ismini okumadığı haberi gelince ağlayarak şöyle buyurdular:


"Vallahi, Ebû Bekir'in bir gecesi ve günü Ömer'den ve Ömer'in bütün aile efradından hayırlıdır."


Gecesi: Resulü Ekrem (s.a.v.) Hz. Ebû Bekir (r.a,) İle Mekke'den gece vakti ayrılıp Medine'ye hicret etmek üzere yola çıktığı zaman, Ebû Bekir (r.a.) bâzan Resulü Ekrem'in (s.a.v.) önüne, bâzan ardına, bâzan sağına ve bâzan da soluna geçerek yürürdü. Resulü Ekrem Ebû Bekir'e (r.a.):


"Niçin böyle yapıyorsun?" diye sorunca "Sizi korumak için böyle yapıyorum, yolda pusu kurduklarını düşünerek ne geçiyorum, takip ederler diye ardınızdan yürüyorum." dedi.


Resulü Ekrem'in (s.a.v.) o gece yürümekten parmakları soyuldu, ezildi ve İncindi. Hz. Ebû Bekir, Resulü Ekrem'i (s.a.v.) mağara kapısına kadar sırtında götürdü ve;


"Seni Hak Peygamber olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki, mağaraya önce kendim girmeden İçeri koymam. Bir şey varsa zararı bana dokunsun." dedi ve içeri girdi. Bir tehlike olmadığını gördükten sonra Resûlullâh ı mağaraya davet etti. Hz. Ebû Bekir mağara içinde yılan ve benzeri zararlı haşere deliklerine ayaklarını koydu ve yılan Ebû Bekir'in ayaöını ısırdı. Acısından Ebû Bekir'in (r.a.) akan gözyaşları Resûl-ü Ekrem'in yanaklarına döküldü. Resulü Ekrem (s.a.v.);


"Korkma, Allah bizimledir." buyurdu. Allâhü Teâlâ Re-sûlü'ne sekîneti ve Ebû Bekir'e de tumânîneti (kalb huzuru) nasîb etti. İşte gecesi budur.


Gündüzü ise; "Resûlullâh (s.a.v.) vefat edince, kabilelerin çoğu dinden çıktılar. Bazıları, 'namaz kılarız fakat zekât vermeyiz,' dediler. Ebû Bekir'in (r.a.) yanına gittim ve "Bunlara karşı yumuşak davran ve idare ile muamele et." dedim. Bana "Bunlar câhiliyet devrinde cebbar, İslâmiyet'te ise korkak, böyle şey olmaz. Resulü Ekrem'in irtihâli ve vahyin kesilmesi ile onları azdıran sebeb nedir? Vallahi, Resulü Ekrem'e verdikleri bir deve yularını bana vermezlerse on-larla harbederim." dedi ve biz de ona uyarçk harb ettik. İçtihadında, kararında cidden isabet etmişti. İşte günü de budur." buyurdu.


FIKRA


 


Lazlar’la Kürtler savaşa tutuşmuş. İki taraf da boşa mermi yakıyorlar. Kürtler’in aklına bir çare geliyor. “Temel!” diye bağırıyorlar. Yaklaşık 100 kişi “Kim o?” diye siperden çıkınca Kaleşnikof kurşunlarına hedef oluyor. Lazlar karşılık olarak “Vakkas!” diye bağrıyorlar, ses yok. Yeniden bağrıyorlar, yok. En sonunda hepsi birden bağırıyor. Karşıdan; “Kim o Vakkas’ı çağıran?” Lazların tümü ayağa kalkıyor “Biziz!..” (Erdal Uç)


Palavracinin biri basina topladigi üç bes cahile karsi övünüp duruyormus :


 


- Iste ben güçlü ve maharetli bir adamim Evet ben Halep'te bulundugum siralarda altmis arsin uzaga atlamis bir kimseyim! Nasreddin Hoca da bu sirada oradan geçiyormus Palavracinin yanina yaklasip :


 


- Yaa demis demek sen altmis arsin atlarsin Haydi atla da görelim Adam hik mik etmis


 


- Ama demis ben Halep'te atladim Hoca kizmis :


 


- Canim demis, Halep oradaysa arsin burada


GÜNÜN SÖZÜ


 


Size yol gösterilebilir fakat yalnız yürümek zorundasınız.


Sang H. Kim


YEMEK MENÜSÜ


· Mercimek çorbası-spagetti - yoğurt


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ZÂFİR: (Ar.) Er. - Zafer kazanan, üstün gelen.


Kız: YURTSEVEN: (Tür.). - Yurdunu milletini seven. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Çağırdım bağ içinde


Kavruldum yağ içinde


Eller seyrana çıkmış


Benimki yok içinde


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Hiç ceza alınmadan öldürülen şey nedir?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Su faturası kabarır





 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler