1 Nisan 2010 Perşembe

1 Nisan 2010


































Bugün 1 Nisan 2010   16 R.Ahir 1431 Mart: 19 Kasım 145 Kanserle Savaş Haftası (1-7 Nisan)-Varşova Paktı feshedildi (1991)-Erçiş ve Gürpınar'ın kurtuluşu (1918)


HADİS-İ ŞERİF


 


Cennete giren, hep nimet görür, sıkıntı çekmez. Ne elbisesi eskir; ne de gençliği elden gider. (Müslim).


 


MEZHEBLERİN TARİHÇESİ


Resûlullâh (s.a.v.) zamanında vahiy gelirdi. Ashâb-ı Kiram bizzat Resûlullah'dan âyet-i kerîme ve hadîs-i şe-rîfler dinleyip, ilim öğrenirlerdi. Dâima Resûlullâh'ın mü­barek meclis ve huzurunda ilim nuru ile nurlanır, kalbleri saf, itikadları doğru, amelleri hâlis ve şüpheleri çözülmüş olurdu. Resûlullâh'ın (s.a.v.) vefatından sonra Ashâb-ı Kiram (aleyhimürrıdvân) İslâmiyet'in yayılması işini mü­him görüp ona çalıştılar. Bu yüzden Kur'ân-ı Kerîm'den ve hadîs-i şerîflerden çok hükümler çıkarıp kitablara yaz­mağa elleri değmedi. Zîrâ onların çoğu müctehid oldukla­rından ihtiyaç olduğunda kendi içtihadı ile amel ederlerdi. Resûlullâh'ın (s.a.v.) mübarek meclisinde az bir zaman kalan bir Müslüman köylü, hikmet söylemeye başlardı.


Ashâb-ı Kirâm'dan sonra, tabiîn ve onlardan sonrakiler zamanında Müslümanlar ve hâdiseler çoğaldı, cahillik yaygın hâle geldi. Nice bid'at ve dalâletler türedi. Bunun için o zamanın âlimlerinin çalışıp ictihâd etmeleri, halka fetva vermeleri, Kur'ân-ı Kerîm'den ve hadîs-i şerîflerden hükümler ve mezheb çıkarıp yazmaları ve insanlara öğ­retmeleri lâzım ve vâcib oldu. O büyük alimler de her mes'eleyi deliliyle, her suâli cevabı ve her müşkülü fetva­sı ile bildirdiler. Böylece mezhebler meydana geldi.


Her birine bir topluluk uydu. Kimi İmâm Ebû Hanîfe'ye, kimi İmâm Şafiî'ye, kimi İmâm Mâlik'e, kimi İmâm Ah-med'e, kimi Süfyân-ı Sevrî'ye, kimi Dâvud-ı Zâhiri'ye ve diğerlerine uydular (rahimehumullah). Fakat zamanımız­da ehli sünnetin dört mezhebi vardır. Diğerlerine uyan. kalmamıştır. Bütün bu müctehidler, amelî bazı mes'ele-lerde ayrı iseler de, itikadda birdirler; hepsi Ehl-i sünnet ve cemâattir. Müctehidlerin ihtilafları Allâhü Teâlâ'nın izni ile olmuştur. Bu imamların hepsi hidâyet üzeredir. Bir kişi amelde ve muamelâtta onlardan hangisine uyarsa ame­lini, alış verişini, nikâhını ve diğer işlerini bu imamlardan birine uyarak yaparsa doğrudur. Kıyamette sevaba kavu­şup Cennet'e girer.


 


FIKRA


 


Bir gün tımarhane görevlilerinden biri bahçede gezerken iki deli görmüş. Bakmış ki delinin biri ağacın üstünde; biri ise ağacın altında. İkisi de bir şeyler yapıyormuş. Aşağıdakine sormuş: - "Yukarıdaki ne yapıyor?" - "Şu yukarıdaki mi? Sen buna bakma, salak işte. Ceviz ağacından armut toplamaya çalışıyor." - "Peki ya sen burada ne yapıyorsun?" - "Ben de düşen armutları topluyorum."


 


İki deli oturuyormuş, birisi aniden ayağa kalkmış ve yürümeye başlamış. Oturan deli sormuş: - "Nereye?" - "Seni aramaya.." - "İyi.. Çabuk gel, ben seni burda bekliyorum.."


GÜNÜN SÖZÜ


 


Güzellik doğruluk,doğruluk güzelliktir. Keats


YEMEK MENÜSÜ


·   Yayla çorba


·   Tazefasulye


·   Tepsi böreği


·   Krem şokola


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: UMURBEY: (Tür.) Er. - Görgülü, bilgili, kişi.


Kız: TAŞKINAY: (Tür.) - (bkz. Taşkın). -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Kırlarda altın seren
Sen ol çiçeği deren
Yârim karşına çıkar
Sana kalbini veren


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Hangi yolda yürünmez?


Cevabı Yarın.      


Dünkü Cevap: Beyşehir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler