28 Nisan 2010 Çarşamba

29 Nisan 2010






























































































Bugün 29 Nisan 2010     15 C.Evvel 1431 Nisan: 16 Kasım 173 İtalyanlar'ın Antalya'yı İşgali (1919)-Yıldız Sarayı'nın İttihatçılarca yağmalanması (1909)


HADİS-İ ŞERİF


 


Şüphesiz ki, Allah’ın yeryüzünde (devriye) gezen melekleri vardır. Ümmetimin yaptıkları duaları ve gönderdikleri selamları, onlar bana ulaştırırlar.


 


DÖRT VASIF


İnsan her an tehlike ve hüsrandadır, ancak Asır sûre­sinde bildirilen şu dört vasfa sâhib kimseler hüsranda değil, kârdadır.


Birincisi: Allâhü Teâlâ'ya, resulüne ve âhiret gününe îmân edip ihlâs ile ibâdete ikrar vermiş, mü'mın ile kafi­rin haklı ile haksızın Allah yanında farkı olduğuna ve hayır amellerin iyi, şer amellerin ise kötü cezasının veri­leceğine, âhiret gününe inanmış olanlar.


İkincisi: îmân ile sâlih amel işleyenler. Yâni îmânları yal­nız gönül ve dillerinde kalmamış, bütün hislerine, akıl ve irâdelerine sâhib olarak yaptıkları işleri Allah'ın rızasına, emirlerine uygun yapmışlar, kendileri ve bütün insanlık için sonu hayır ve menfaat olan güzel amelleri, emrolunan vazîfeleri yapmışlar, yasaklananlardan kaçınmışlardır. Üçüncüsü: Birbirlerine ikiyüzlülük etmeyip fâni, geçici ve aldatıcı şeylere aldanmayıp hep birbirlerine hakkı tavsiye etmişler, dâima hak ve istikamet üzere hareketi tavsiye ve nasihat etmişlerdir.


Dördüncüsü: Zamanın acâibliği, hüsrana gidenlerin çokluğu karşısında hayır yapmak ve hak söylemek, hak yolunda gitmek, birçok acılar çekmeğe, zorluklara kat­lanmaya bağlıdır. İşte bunlara karşı hak ve hayır yolun­da birbirlerine sabrı tavsiye etmiş olanlar ziyanda degıl kârdadır.


İMÂM ŞAFİÎ, İMÂM MÂLİKİ ANLATIYOR


"Mâlik bin Enes ve Süfyan bin Uyeyne olmasaydı, Hicaz kıt'ası ilimden mahrum olurdu."


"Onun meclisinde herkes sükût ederdi. Kendileri de lüzumsuz konuşmazlardı. Arzu eden bir hadîs-i şerif sual ederse cevabı verilirdi. Çok kere imâmın izni ile biri okur, meclistekiler dinlerlerdi."


"Son nefeste kelime-i şehâdeti söyledikten sonra Rum sûresinin '...Emir Allah'ın, ve o gün mü'minler Allah'ın nusreti (yardımı) ile ferahlanacaklar.' mealindeki 4. âyet-ı kerîmesini okudular." Vefat ettiği vakit "Yeryüzünün alımı vefat etti." buyurdular. Rahmetullahi aleyh.


 


FIKRA


 


- Ula Cemal’le küs misun? Artuk tavla oynamaysunuz!


- Ula sen olsan, pul çalan, zar tutan, kapı atlayan birisi ile tavla oynar misun?


- Oynamam...


- O da onun içun oynamayi işte...


GÜNÜN SÖZÜ


 


Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir. Konfüçyüs


YEMEK MENÜSÜ


·   PİLİÇ SOTE


·   T.Y.ERİŞTE


·   M.SALATA


·   MEYVE


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: UZSOY: (Tür.) Er. - İyi nitelikli soydan gelen.


Kız: TAMAY: (Tür.). - Dolunay, ayın ondördü. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Burası Üsküp dere
Su istersen İşte dere
Ekmek istersen Allah vere
Yatak istersen geldiğin yere


KARİKATÜR


 


BİLMECE


-Hep dönen ördeğe ne denir?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Blendax (bilen ducks)


 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler