24 Mayıs 2010 Pazartesi

25 Mayıs 2010






















































































Bugün 25 Mayıs 2010    11 C.Ahir 1431 Mayıs: 12 Hızır 20 I.Türk Basın Kongresi Toplandı (1935)-İmam-ı Rabbani Hz.nin doğumu (1564)-Ahmet cevdet Paşa'nın vefatı (1895)-Pozantı'nın kurtuluşu (1920)-Ampulün icadı (1878)


HADİS-İ ŞERİF


 


Allah bir millet hakkında hayır dilerse, yumuşak huylularını başlarına idareci yapar. Aralarında bilginlerin(aydınların) sözü ve hükmü geçer. Malı ise, cömertlerine verir. Allah bir millet hakkında da şer dilerse, kötülerini (sefihlerini) onlara idareci yapar. Aralarında cahillerin sözü ve hükmü geçerli olur. Malı da, cimrilerine verir. (Deylemi).


 


İKİNCİ BİNİN MÜCEDDİDİ İMAM-I RABBANİ K.S.


İmâm-ı Rabbânî Hazretleri Silsile-i Sâdât-ı Nakşiben-diyye-i Aliyye'nin yirmi üçüncü halkasıdır. H. 971/ M. 1564 yılında Âşûrâ gününde Hindistan'ın Serhend bel­desinde doğmuştur. İsmi Ahrtıed, babasının adı Abdül-ehad dedesinin adı Zeynelâbidîn'dir. Lakabı Bedred-din, künyesi Ebu'l-Berekât'tır. İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri'nin nesli 28. batında Hz. Ömer'e (r.a.) ulaşır.


Daha çok "İmâm-ı Rabbânî" ismiyle bilinir. Hicrî ikinci bin yılın müceddidi (yenileyicisi) olmasından dolayı "Müceddid-i Elf-i Sânî"dir. Ahkâm-ı İslâmiyye ve tasav­vufu birleştirmesinden dolayı da birleştirici mânâsında "Sıla" ismi verilmiştir. Hz. Ömer'in (r.a.) neslinden geldi­ği için "Fârûkî" diye anılmış, Serhend şehrinden olduğu için de oraya nisbetle "Serhendî" denilmiştir. Bütün bu vasıfları ile ismi, İmâm-ı Rabbânî Müceddid-i Elf-i Sânî Şeyh Ahmed-i Fârûkî Serhendî'dir.


İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri, zamanının âlimleri, talebeleri ve müridleri arasında "Sıla" ismi ile meşhur olmuştur. Sıla, birleştirici demektir. O, tasavvufun ah­kâm-ı İslâmiyeden ayrı bir şey olmadığını isbât ederek, Ahkâm-ı İslâmiye'yi tasavvufla birleştirmiştir.


İmam Suyûtî'nin Cem'u'l-Cevâmi' adlı eserinde ge­çen bir hadîs-i şerîfte "Ümmetimden Sıla isminde biri gelir, onun şefaati ile birçok kimse cennete girer." buyu-rulmuştur. Hadîs-i şerîfte müjdelenen Sıla ismini ondan önce kimse almamıştır. İmâm-ı Rabbânî Hazretleri de bir mektubunda "Beni iki derya arasında Sıla yapan Allah'a hamdolsun." buyurmuştur. (2/6. mektup)


İmâm-ı Rabbânî Hazretleri, Müceddid-i Elf-i Sânî'dir. Yani hicrî ikinci bin yılın müceddidi, yenileyicisidir. Bu ismi ona ilk olarak üstazı Muhammed Bakî Billâh (k.s.) vermiştir. İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri de bazı mek­tuplarında müceddid olduklarına işaret etmiştir.


İmâm-ı Rabbânî Hazretleri 28 Safer 1034 (10 Aralık 1624) tarihinde 63 yaşında oldukları halde Serhend'de vefat etti. Kabr-i şerîfleri Hindistan sınırları içerisinde olan Pencab eyâletine bağlı Serhend beldesindedir.


 


FIKRA


 


Temel ile Dursun Amerika’da itfaiye teşkilatına girerler. Bir gün yangın ihbarı alınır. Çok katlı bir binada yangın çıkmıştır. İtfaiyeci merdiveni çalışmaz. Temel yukarı çıkar. Dursun aşağıda kalır. Temel aşağıda bekleyen Dursun’un kucağına çocukları atmaya başlar. Temel atar, Dursun tutar, kaldırıma koyar. Bir çocuk, iki çocuk, üç çocuk, derken beşinci zenci çocuktur. Temel bırakır, Dursun yakalamak için kollarını açmaz. Çocuk yerde dağılır. Tekrar at, tut kenara koy, tut at kenara koy. Temel yine zenci çocuk atar. Dursun yine tutmaz. Çocuk yerde haşat olur. Dursun yukarı bağırır: “Yanıkları atarak vakit kaybetme!..”


GÜNÜN SÖZÜ


 


Hayatta bir gayesi olmayan insanlar, bir nehir üzerinde akıp giden saman çöplerine benzerler; onlar gitmezler, ancak suyun akışına kapılırlar. Seneca


YEMEK MENÜSÜ


·   FIRIN PİLİÇ


·   ŞEH. PİLAV


·   M.SALATA


·   KAZANDİBİ


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ÜSTÜNBAY: (Tür.) Er. 1. Üstün bay. 2. Seçkin, başarılı kimse.


Kız: SEYRAN: (Ar.) - Gezme, bakıp seyretme. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


At üstünde cenderme
Dut kolundan goyverme
Giz ben seni atacın
Kimselere deyverme


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Hangi kalemle yazı yazılmaz?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Dondurarak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler