9 Haziran 2010 Çarşamba

10 Haziran 2010

























































  
































































Bugün 10 Haziran 2010 27 C.Ahir 1431 Mayıs: 28 Hızır 36 Ülker Doğumu Fırtınası




HADİS-İ ŞERİF




 




-Allah katında en sevgiliniz,ahlâkı güzel olan,halk ile geçinenler ve kendisiyle geçinilen,yumuşak huylu olanlardır.Ve Allâh yanında buğz . . edilenlerinizde, insanla arasında biribirine lâf götürüp getirmekle uğraşan, onların kusurlarını arayarak din kardeşlerinin aralarına tefrika sokanlardır.()




 




UHUD HARBİNDEN BİR SAHNE




Müslümanların Mekke'den Medine'ye hicretlerinin 3. yılında yapılan Uhud harbinde okçuların yerlerinden ay­rılması üzerine düşman İslâm askerini arkadan vurup bütün kuvvetleriyle Resûlullâh'a doğru hücum etti. Ashâb-ı Kiram şiddetle çarpıştı. İbn-i Kamie adında bir müşrik Resûlullâh'a (s.a.v.) bir taş atarak mübarek dişi­ni kırdı ve mübarek yüzünü yaraladı. Mus'ab b. Umeyr (r.a.) Peygamberimizi müdâfaa ederken İbn-i Kamie onu şehid etmiş ve onu Resûlullâh zannederek 'Mu-hammed'i öldürdüm.' demişti. O zaman kim olduğu belli olmayan birisi 'Biliniz ki Muhammed öldürüldü!..' diye acı bir şekilde haykırmıştı. Bu sesin yayılmasıyla asker­ler kaçmaya başlamışlardı. Resûlullâh "Allah'ın kulları, bana doğru" diye çağırıyordu.




Bu sırada ashabdan ilk önce Kâ'b b. Mâlik (r.a.) miğ­ferin altında parlayan gözlerinden Resûlullâhı tanımış, en yüksek sesiyle "Ey müslümanlar! Müjde, Resûlullâh işte!.." diye alabildiğine bağırmış, Resûlullâh da (s.a.v.) ona susmasını işaret etmiş, hemen otuz kadar ashâb Resûlullâhın yanına toplanmıştı. Nihayet müşrikleri def'eylemişler ve kalanları dağılmışlardı.




Ashâb-ı Kiram "Muhammed öldürüldü." şayiası üzerine çok sarsılmışlar ve perîşân olmuşlardı. Bazıları ümitsizlik eseri bazı şeyler söylemiş, münafıklar da kalblerindeki hastalığı dışarı vurmuş iken Enes b. Nadr Hazretleri kalk­mış "Ey kavim! Eğer Muhammed öldürüldü ise Muham-med'in Rabbi diridir ve ölmez. Resûlullâh'dan sonra sağ kalıp da ne yapacaksınız? Onun muharebe ettiği uğurda muharebe edin ve onun öldüğü uğurda şerefinizle ölün!.." demiş. Sonra "Allah'ım! Münafıkların dediklerinden sana sığınırım ve şunların -yani münafıkların- yaptıklarından sana sığınırım." diye duâ ettikten sonra kılıcını çekip mu­harebeye atılmış ve şehid oluncaya kadar harb etmişti. Yetmiş yara aldığı rivayet olunur. Bazı ashâb da aynı su­retle şehid olmuşlardı.




Bunun üzerine -ön sayfada meali yazılan- Âl-i İmrân sûresinin 144. âyeti nazil olmuştur.




 




FIKRA




 




Temel askerliğini yapıyormuş. Bölükte kırk ere izin vermişler. Geç kalırlarsa disko cezası var, ancak iyi bir mazeretleri olursa affedilecekler. Kırk kişiden otuzdokuzu da geç kalmış, hep aynı mazeret: “Atla istasyona celeydum. At çatladi, tren kaçtı, geç kaldum.” derken kırkıncı da tamamlanmış, Temel’e sıra gelmiş. “Senin de mi atın çatladı?” diye sormuşlar. “Hayır...” demiş, “... yoldaki otuz dokuz at leşini geçemedum.”




GÜNÜN SÖZÜ




 




İyiyi yapabildiği halde yapmayan bir insan,su işlemiş olur. Pestolozzi




YEMEK MENÜSÜ




·   SALÇALI KÖFTE




·   YAYLA ÇORBA




·   SPAGETTİ




·   SPANGLE




ÇOCUĞUNUZA İSİM




Erkek: VASIK: (Ar.) Er. - Güvenilen, emin, mutemed. Abbasi halifelerinden birinin unvanı.




Kız: TABİSTAN: (Fars.) Ka. - Yaz.




MANİ




 




Dere boyunda dutlar
Dutlar kökünden patlar
Askerdeki yârime
Gölge olsun bulutlar




KARİKATÜR




 




BİLMECE




Küçücük fıçıcık,




içi dolu turşucuk.




Cevabı Yarın.




Dünkü Cevap: (nar)








 

1 yorum:

  1. Emeğinize sağlık. Paylaşımlarınızı severek takip ediyorum.

    Saygılar.

    YanıtlaSil

İzleyiciler