28 Haziran 2010 Pazartesi

28 Haziran 2010















































 























Bugün 28 Haziran 2010         16 Recep 1431 Haziran: 15 Hızır 54 Şeyh Said'in Vefatı (1925) - Kocaeli'nin Kurtuluşu (1873)-Kara Kuvvetleri'nin kuruluşu (1363)-Kara Kuvvetleri Günü


HADİS-İ ŞERİF


 


Hizmetçisi (veya işçisi) ile yemek yemek, tevazudandır. (Deylemi).



HZ. LOKMAN ALEYHİSSELÂM


Lokman aleyhisselâm Dâvûd aleyhisselâm devrinde yaşamıştır.


Allâhü Teâlâ, Lokman aleyhisselâma hikmet vermişti. Hikmet; dînde fıkıh, akıl ve sözde isabet etmek, doğ­ruyu bulmak demektir.


Lokman aleyhisselâm Dâvûd aleyhisselâma, ilmiyle, hikmetiyle vezirlik ederdi. O da: "Ne mutlu sana ey Lok­man! Şana hikmet verilmiş ve senden belâ, geri çevi-rilmiştir." derdi.


Kendisi, çok düşünen, çok susan, keskin ve iyi görüş­lü bir kuldu. O, Allah'ı sevmiş, Allah da onu sevmiş ve kendisine hikmet ihsan etmişti.


Bir adam Hz. Lokman'a "Neden halk, senin kapının önünde duruyor, sözlerini dinleyip kabul ediyor." dedi. Lokman aleyhisselâm:


"Ben, gözümü yumarım (harama bakmam), dilimi tutarım, ihtirasımı önlerim, nâmûs ve ırzımı koru­rum, kıyamımı (namazımı) uzatırım, verdiğim sözü yerine getiririm, müsâfirimi ağırlarım, komşumu gö­zetir, korurum, mâlâyâniyi (faydasız söz ve işi) bıra­kırım. İşte bunlar, beni gördüğün gibi yaptı." dedi.


Kendisine: "İnsanların en şerlisi hangisidir?" diye so­rulmuştu. Lokman aleyhisselâm "Kendisini, halkın kötü görmesine aldırış etmeyendir." dedi.


Lokman aleyhisselâm, oğluna bazı nasîhatinde,


"Ey oğulcuğum! Suskunluktan hiç pişman olma. Ko­nuşmak gümüş ise, susmak altındır."


"Ey oğulcuğum! Ben, konuşmaktan pişmanlık duy­muşum, fakat susmaktan hiç pişmanlık duymamı-şımdır."


"Ey oğulcuğum! Âlimlerle otur. Onların dizlerinin di­binden ayrılma. Çünkü Allah, yeri, göğün yağmuru ile dirilttiği gibi kalbleri de hikmet nuru ile diriltir."


"Ey oğulcuğum! Tevbeyi geciktirme. Çünkü ölüm ansızın gelir." demiştir.


 


FIKRA


 


Temel ile Amerikalı sohbet ediyorlarmış. Amerikalı Temel’e “Bana bir kalıp çelik ver, sana kocaman bir savaş gemisi yapayım” demiş. Temel de cevap olarak; “Sen de bana kız kardeşini ver, o geminin mürettebatını yapayım!..” demiş.


GÜNÜN SÖZÜ


 


İnsan ne söylediğini bilmeli,fakat her bildiğini söylememelidir. Namık Kemal


YEMEK MENÜSÜ


·          MELEMEN


·          SOS.MAKARNA


·          YOĞURT


·          MER.ÇORBA


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: VEYSEL: (Ar.) Er. - Aslı Üveys'tir. Kurt anlamında. Veysel Karanı: Raşid halifeler döneminde Şam'dan Medine'ye gelerek yaşamış, Medine-i Münevvere'de itibarlı bir hayat sürmüş. Hadis-i şeriflerde övülmüş meşhur veli. Sıffin savaşında şehid olduğu söylenir.


Kız: TALAT: (Ar.) - Yüz, çehre. Yüz güzelliği. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Fındığın çalısını
Kırarlar yarısını
Küçükken evlenenin
Alırlar karısını


KARİKATÜR


Matematik


BİLMECE


Yeşil mantolu, kırmızı entarili, siyah düğmeli.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: (Telefon)









 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler