25 Ağustos 2010 Çarşamba

20 Ağustos 2010





   








 
























Bugün 20 Ağustos 2010   10 Ramazan 1431 Ağustos: 7 Hızır 107 Barbaros'un Nis Kalesinin Fethi (1543)


HADİS-İ ŞERİF


 


Bilin ki, herkes Rabbine hususi şekilde münacaatta bulunuyor, birbirinizi (seslerinizle) rahatsız etmeyin. Biriniz okurken veya namazda iken diğerinin kıraatini (okumasını) bastırmasın. Ravi: Ebu Davud, Salat 135


 


GARİP ZAMANINDA İSLÂM'A YARDIM


İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Seyyid Ferîd'e yazdığı mektu­bunda şöyle buyurdular:


"Şüphesiz İslâm, bu zamanda hakîkaten gariptir. Bu zamanda İslâm'ı kuvvetlendirmek için bir kuruş harca­mak, (başka zamanlarda) binlerce gümüş ve altın har­camaya denktir. Bu büyük devletle müşerref olanlara ne mutlu!


Dini yaymak ve kuvvetlendirmek -her zaman güzel ve teşvik edilen bir şey ise de-, İslâm'ın garip olduğu bu zamanlarda sizin gibi ehl-i beyt mensubu olan zâtlar tarafından bu hizmetin yapılması daha güzel ve daha iyidir." (Mektubat-ı İmâm-ı Rabbânî, 1/193) İHTİYATA RİÂYET


Silsile-i Sâdât'tan Muhammed Bâkîbillâh (k.s.) Hazretleri yemek hususunda çok ihtiyatlı idi. Bir hediye geldiği zaman onu sünnet-i seniyyeye uymak için geri çevirmez, fakat husûsî işlerine sarf etmezdi. Yemek pişirenin abdestli olmasını, yemek pişirirken dünyâ kelâmı konuşulmamasını tenbih eder ve "Huzur ve ihtiyat sahibi olmayanın yemeklerinden bir duman çıkar ki, feyz kapısını kapatır." buyururdu.


İşlerinde azimet ve evlâ olan ile hareket ederdi. Şüp­helilerden kaçındığı gibi mubahların da fazlasından ka­çınır, mubahları zaruret miktarı kullanırdı.


 


BİR MESELE


Sual: Unutarak bir şeyler yiyenin orucu bozulur mu?


Cevap: Unutarak bir şeyi yemekle, içmekle veya orucu bozan bir fiil işlemekle oruç bozulmaz. Bu husus­ta farz, vâcib ve nafile oruçlar arasında fark yoktur.


Oruçlu olduğu halde unutarak yemek yiyen bir kim­seye 'Sen oruçlusun' denildiği halde yemesine devam etse orucu bozulmuş, kendisine kaza lâzım gelmiş olur.


 


FIKRA


 


Temel ile Dursun Nil nehrinin kıyısındaki otelde kalmaktadırlar. Sıkılırlar, Temel kıyıda bir ‘taka’ gördüğünü, onunla gezinebileceklerini söyler. Nil’e açılırlar. Temel pinamitleri görünce; ”Ne kadar modern bir memleket, camileri üçgen...”, Dursun; ”Ne kadar modern memleket, heykelleri kocaman...” filan derken, kayık alabora olur. Zar-zor ters dönen kayığın üstüne çıkarlar. O sırada kendilerine yaklaşmakta olan timsah sürüsünü görünce Temel; ”Ne kadar modern memleket, bak cankurtanlarının hepsi Lacoste!..”


GÜNÜN SÖZÜ


 


Sabahleyin kaybedeceğin bir saatin bütün gün zararını çekersin. William Whately


YEMEK MENÜSÜ


·   PİLİÇ ŞİŞ


·   MISIRLI PİLAV


·   ŞEHRİYE ÇORBA


·   MEYVE


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: SUAVİ: (Ar.) Er. - Herkesin işine koşan, yardım eden.


Kız: SÖNMEZAY: (Tür.) Ka. - Işığı hiç sönmeyen ay.


MANİ


 


Suya giderim suya
Yârim arkamda mısın?
Ciddi olarak sevdim
Bilmem farkında mısın?


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Hangi ağrı en güzel ağrıdır?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Çenelerini kapamaları


 


 




 


emel





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler

Blog Arşivi