31 Ocak 2011 Pazartesi

31 Ocak 2011








































 

 








 

 

 







 






























Bugün 31 Ocak 2011 27 Safer 1432 K.Sani: 18 Kasım 85 Türkiye'de İlk Matbaa'nın Kuruluşu (1729) - Hamsin'in başlangıcı


HADİS-İ ŞERİF


 


Allah’tan korkunuz. Çocuklarınız arasında adil davranınız.


 


YÜZ GÜZELLİĞİ Mİ


 


Osmanlı Devleti'nin son devirlerinde, bir paşanın bir oğlu vardı.  Babası bu genci, ahlak güzel dinine bağlı, kocasına itaatkar bir kız ile evlendirmek istedi. Hanımı paşaya: Bizim yalının kahyasının bir kızı varmış. Ben görmedim ama ahlakını çok methettiler. Eyüp'te mütevazı bir evde oturuyorlarmış. Ona talip olalım." dedi. Paşa da bunu iyi karşıladı. Netice de, kızın da razı olmasıyla kahya kızını yermeyi kabul etti. Söz, nişan, nikah derken düğün merasimi, paşanın Kanlıca'daki yalısında yapılmaktaydı. Usule göre, gençler, birbirini düğün günü göreceklerdi. Damat, zevcesinin duvağını açıp yüz görümlüğünü takarken, bir fenalık geçirerek yere düştü, Gelin, mahzun olarak; "Beyefendi, küçük yaşta geçirdiğim çiçek hastalığının yüzümde bıraktığı izler, bir ömür yüzüne bakmaya mecbur olduğunuz zevcenize karşı size bir sıkıntı verdi. Ancak bu benim elimde olan bir kusur değil...


Simdi sizden istirhamım şu: 40 gün yalınızda bir misafir olarak kalayım Bu müddetin sonunda, mizaçlarımız uymadı bahanesiyle evime döneyim. Bu hususta lütfen anlayış gösterin! Bundan da kimsenin haberdar olmamasını istirham ediyorum! " diyerek gözleri yaşlı bir halde damadın ayaklarına kapandı. Damat, ne diyeceğini şaşırmıştı. Çaresiz kabul etti. Bu ara gelin, konakta hizmetkarlara varıncaya kadar, güzel ahlakı, hizmeti, tevazuu, davranışları ve konuşmaları ile herkesin kalbinde taht kurdu, Bir gün gelin damadın yanına gidip mahzun olarak dedi ki: "Yalıdaki 40 günlük misafirliğim için teşekkür ederim. Artık evime dönmek üzere müsaadelerinizi istemekteyim..."


Ayağa kapanma sırası damada gelmişti; yalvararak dedi ki: "Muhterem hanımefendi! Eğer siz beni beğenmediyseniz ve evinize dönmekte kararlıysanız, ona bir diyeceğim olamaz. Ancak siz benim için artık vazgeçilmez bir zevcesiniz. Güzel ahlakınızı görünce, asıl güzelliğin yüzde değil gönülde olduğunu anladım ve size deli gibi aşık ol    dum..."


Bu ve benzeri sözlerle gelini ikna edip kararından vazgeçirdi ve en önemlisi; aralarındaki bu sırrı, anlayabilecekleri çağa gelinçe çocuklarına da açıkladılar, Böylece onlara da, aile saadetinde gönül temizliğinin ve güzel ahlakın, her şeyden önemli olduğunu bu misalle anlattılar.


FIKRA


 


Hoca ormana gitmis.Oturmus bir dalin üstüne, baslamis kesmeye. Asagidan geçen bir yolcu Hoca'ya seslenmis:


- Be adam! Insan oturdugu dali keser mi ? Simdi düseceksin. Hoca adama aldirmamis; isine devam etmis. Az sonra dal kirilmis.Hoca, cumburlop düsmüs. Düstügü yerden perisan seslenmis:


-Düsecegimi bildin ne zaman ölecegimi de söyle bari.


GÜNÜN SÖZÜ


 


Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak gerekir. Honore De Balzac


 


YEMEK MENÜSÜ


·   Mercimek çorba


·   Sucuklu kuru fasulye


·   Pilav


·   Cacık


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ABDÜLA'LA: (Ar.) Er. - En yüksek, en yüce ve yücelikte eşi olmayan Allah'ın kulu. A'la kelimesi Kur'an-ı Kerim'in sıfatı olarak geçmektedir. Ünlü bir İslam bilgini.


Kız: AYPERİ: (t.f.i.) Ka. -  Ay yüzlü güzel, dilber.


MANİ


 


Bayıltan eteri var,


Bitmeyen yeteri var,


Buna da sabır gerek,


Beterin beteri var.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Bir çuval cevizim var,
Sayarım tükenmez.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: saat


 








30 Ocak 2011




































Bugün 30 Ocak 2011 26 Safer 1432 K.Sani: 17 Kasım 84 Yavuz Sultan Selim'in Kahire'yi Fethi (1517) - Erbain (zemherir-Karakış)'ın sonu v


HADİS-İ ŞERİF


 


Âdemoğlu, kurban bayramı günlerinde Allah için kurban kesmekten daha sevimli bir iş yapmış olamaz.


 


GÜZEL AHLAK


Dinimiz islâmiyet, güzel ahlâk dinidir,


Bütün iyi huyları, toplayan hak dinidir.


Güzel huylu olanı, sever Cenab-ı Allah,


(İyi huylu ol!) diye, buyurdu Resûlullah,


Her iyi olan huyun, bir de kötüsü vardır


Bu huyların içinde bazıları şunlardır.


(İlim, ihlâs, ibâdet, tevekkül cihad, iman,


Ehl-i sünnet olmak ve Müslümana hüsn-i zan.


Salih olmak, nasihat, dua, hilm ve adalet,


Şecaat, zühd, kanaat, hikmet ile firâset.


Sükunet, hubb-i fillah, buğd-ı fiİİah ve is'ar,


İhsan, edeb ve haya, affetmek ve merhamet.


Tefekkür etmek ve sıdk, cömertlik, havf ve recâ,


Gıbta, iffet ve namus, şükretmektir ayrıca


Kim bunları öğrenir, tatbik ederse eğer,  


Hem dünya, hem ahiret, saadetine erer.


Cevdet Söztutan


 


HAMSİN VE ERBAİN


22 Aralık ile 30 Ocak arasındaki 40 güne, Erbain denir. 30 Ocak'ta Erbain sona erip, 31 Ocak'ta da Hamsin başlar. Kış mevsimi 40 ve 50 günlük iki devreye ayrılır. Birincisine Erbaîn (Zemherir), ikincisine Hamsin denir. Arapça'da Erbain 40, Hamsin 50 demektir. Hamsin, aynı zamanda, Mısır'da, Marttan Mayıs'a kadar esen Semûm veya Sam denen sıcak rüzgârlara da verilen isimdir. Bu rüzgârlar 50 gün sürer.


FIKRA


 


Hocanin cani bir gün sarma çeker. Ama elinde yogurt bakraçlari anasi da ağlamiş ne yapim ne yapim derken aklina göl gelmis.


Gelmis gölün kenarina,atmis bakraçlari kenara çikarmis sarmis sigarasini hafif hafif demleniyor.


Sonra birden bekçinin düdügünü duymus. Eyvah simdi yandik derken aniden atmis sarmayi bakracin içine sonrada bakraci tutmus göle dökmeye baslamis. O esnada bekçide yaninda bitivermis.Bakmis bakmis anlamamis sonra hocaya sormus ne yapiyorsun diye. Hocada görmüyor musun yogurt mayaliyorum demis. bekçi kahakahalar içinde ilahi hoca koca göl hiç maya tutar mi demis. Hocada ya tutarsa diye cevap vermis.Sonra bekçi ilahi hoca diyip güle güle yoluna devam etmis.


Hoca hem keyfine hem yogurda yanarken bekçinin arkasindan bakip simdi bu salak herkese anlatir demis.


GÜNÜN SÖZÜ


 


Büyük ve yüksek şeyleri görebilmemiz için onlara göre bir ruhumuz olması gerekir; yoksa kendi çamurumuzu görürüz onlarda. Montaigne


YEMEK MENÜSÜ


·   İzmir köfte


·   Bulgur pilavı


·   Mevsim salata   


·   Meyve


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ABDÜLALİ: (Ar.) Er. - Yüce, ulu, şan ve şeref sahibi Allah'ın kulu. Ali kelimesi Kur'an'da


Allah'ın yüceliğini vasfetme anlamında kullanılmıştır.


Kız: AYBER: (Tür.) - Ay meyvası. - Er­kek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Bilmem kimin casusu,


Her yere kurmuş pusu,


Gerçeğe ermez aklı,


Bâtıla erer usu.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Çın-çınlı hamam, Kubbesi tamam,
Bir gelin aldım, Babası imam.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: (lamba)

29 Ocak 2011


































Bugün 29 Ocak 2011 25 Safer 1432 K.Sani: 16 Kasım 83 İlk Türkçe Ezanın Fatih Camii'nde Okutulması (1932) - Şiddetli Soğuklar


HADİS-İ ŞERİF


 


Arefe, kurban ve teşrik günleri biz müslümanların bayramıdır. Bu günler yeme, içme günleridir.


 


BATILI GÖZÜYLE DÜNYANIN EN GÜZEL YERİ


 


Chateaubriand (19. Yüzyıl Fransız yazar) hatıralarında diyor ki: "Sarayburnu'na yaklaştığımız sırada tekrar çıkan kuzey rüzgârı bu tablonun üstünü kaplamış bulunan sisi birkaç dakika içinde dağıttı. Birden kendimi Müslümanların sultanının sarayı önünde buldum. Sanki herşey bir büyücünün sihirli değneğiy-le bir anda değişmişti. Karşımda, güler yüzlü tepeler arasında güzel bir nehir gibi akan Boğaziçi kıvrılıyordu. Sağ tarafta Asya toprağı, Üsküdar vardı. Avrupa soluma düşüyordu. Bir kanala benzeyen Boğaziçi gitgide genişleyip derinleşiyor, muazzam bir liman hâlini alıyordu. Bu liman tabii bir koydu. Demir atmış bir dolu büyük geminin çevresinde irili ufaklı küçük gemiler ve kayıklar oradan oraya dolaşıp duruyordu.


Limanı iki yandan çevreleyen iki yayvan tepe, derece derece yükselen İstanbul ve Gala-ta'yı gözlerimizin önüne seriyordu. Galata'nın, İstanbul'un, Üsküdar'ın irili ufaklı evleri kat kat dizilmiş olan bu üç büyük kentin uçsuz bucaksız genişliği, hemen her tarafta ayrı ayrı yükselen ve yer yer kümelenerek birbirine karışmış duygusu veren serviler, sayısız denecek kadar çok minareler, gemi serenleri, ağaçların değişik tonlardaki yeşillikleri, beyaz kırmızı evlerin renkleri, bunların altında mavi örtüsünü seren denizle, yukarıda başka bir mavi açan gökyüzü, bende derin bir hayranlık hissi uyandırıyordu. İstanbul, dünyanın en güzel yeridir diyenler hiç de mübalağa etmiyorlar.


 


FIKRA


 


Nasrettin hoca bir gün yolun kenarinda kedisini yikiyomus.


Yoldan geçen arkadasi hocaya:


-Hocam kediyi yikama ölür.demis.Hoca aldiris etmemis ve yikamis.


Arkadasi dönüste hocayi tekrar yolun kenarinda görmüs.Kedi ölmüstü. adam:


-Hocam ben size kediyi yikamayin ölür demedimmi? demis.Hoca:


-Ben kediyi yikarken ölmediki sikarken öldü demis.


GÜNÜN SÖZÜ


 


Bizi güçlü yapan yediklerimiz değil, hazmettiklerimizdir. Bizi zengin yapan kazandıklarımız değil, muhafaza  ettiklerimizdir. Bizi bilgili yapan okuduklarımız değil, kafamıza yerleştirdiklerimizdir. Francis Bacon


YEMEK MENÜSÜ


·   Soslu karışık


·   Kızartma


·   Makarna


·   Yoğurt


·   Tatlı


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ABDÜLALİM (Ar.) Er. - Alim ve mükemmel bilgiyi uhdesinde bulun­duran Allah'ın kulu. Alim kelimesi Allah'ın 99 isminden birisidir.


Kız: AYBİGE: (Tür.) - Büyük ay, dolu­nay. - Erkek ve kadın adı olarak kul­lanılır.


MANİ


 


Kalbimiz yanar oldu,


Gözümüz pınar oldu,


Yeter bunca rezalet,


El bizi kınar oldu.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Ocak başında kuyu,
Kuyunun içinde suyu;
Suyun içinde yılan,
Yılanın ağzında mercan.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: (yelkenli)

27 Ocak 2011 Perşembe

28 Ocak 2011



































Bugün 28 Ocak 2011 24 Safer 1432 K.Sani: 15 Kasım 82 Mülkiye Mektebi'nin Açılışı (1854) - Yavuz Sultan Selim Han'ın Mısır'ı zaptı (1517) - Ayandos Fırtınası


HADİS-İ ŞERİF


 


İslam garib olarak başladı, tekrar başladığı gibi garib hale dönecektir. Gariblere ne mutlu!


 


SOHBET İMAN ETMEK


 


Allahü tellinin var olduğuna, bir olduğuna ve Munammed aleyhisselamın Onun Peygamberi olduğuna ve Peygamberlerinin en üstünü olduğuna ve bunun' her sözünün doğru, faideli olduğuna inanmaya İman etmek ve Müslüman olmak denir. Böyle inanan kimseye Mümin ve Müslüman denir. Muhammed aleyhisselamın sözlerine hadîs-i şerîf denir. Kur'an-ı ke-rîmde ve hadîs-i serîflerde açık olarak bildirilenlerden birine bile inanmayana Kafir denir. Asılları Hak te-alanın kelamı olan ve sonradan değiştirilip, birer tarih kitabı haline çevrilmiş bulunan, Tevrat, Zebur ve İncil'i, Allah kelamı zan eden kafirlere ehl-i kitap, Kitaplı kafir denir. Yahudilerin ve Hıristiyanların coğu kitaplı kafirdir. Kendisinde ülûhiyet sıfatı bulunduğuna inandıkları bir insanın heykeli, mezarı karşısında secde ederek, onun her şeyi yapacağına inananlara Müşrik veya Putperest denir. Berehmen, Budist ve Ateşperestler böyledir. Yahudilerin ve Hıristiyanların bir kısmı, büyük Kostantin'den sonra, müsrif oldu. Hiçbir dine inanmayanlara Ateist ve Dehrî denir. Komünistler ve Masonlar ve bunların tuzaklarına düsen din cahilleri böyledir.


Din bilgilerini, fen bilgilerine göre değiştiren kafirlere Filozof ve Dinde reformcu denir. Bunlar nakle değil akla inanırlar. Din bilgilerini, fen bilgileri ise ispat eden müminlere Hukema denir. Kur'an-ı kerîmde ve hadîs-i serîflerde acık bildirilmemiş, şüpheli bilgilere, İslam Alimleri muhtelif manalar verdi. Böylece, iman edilecek şeylere, birbirlerinden farklı inanan 73 fırka, meydana geldi. Bunlardan imanları doğru olan bir fırkaya Ehl-i sünnet ve Sünni denildi. Yanlış mana verenlere Bidat ehli ve Sapık denir. Fen bilgilerine yanlış mana vererek Müslümanın imanını bozana Zındık ve Fen yobazı denir.


FIKRA


 


Hoca aksamleyin eve dogru yururken, baklava seven bir koyluyle karsilasir.


-Hoca, kisa bir sure once bir adam buyuk bir tepsi baklava goturuyordu...


-Beni ilgilendirmez!


-Fakat adam tepsiyi sizin eve goturuyordu.


-O zaman seni ilgilendirmez!


GÜNÜN SÖZÜ


 


Büyük işler sanki hiç ölmeyecekmiş gibi çalışmakla başarılabilir. Vanvenarues


YEMEK MENÜSÜ


·   Biber dolma


·   Çorba


·   Yoğurt   


·   Meyve


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ABDÜLAZİM: (Ar.) Er. - Azamet ve büyüklük sahibi Allah'ın kulu. - Al­lah'ın isimlerinden, (bkz. el-Azim).


Kız: AYBİKEN: (Tür.) Ka. - Eski Türk hükümdarlarından birinin hanımının ismi.


MANİ


 


Namert olan ters bakar,


Bakışı canlar yakar,


Bir iyilik ederse,


Durmaz başına kakar.


 


KARİKATÜR


 Komikaze Erdil Yaşaroğlu 69,Komikaze-Erdil Yaşaroğlu Karikatürleri, Komikaze,


BİLMECE


Mavi tarla üstünde,
Beyaz güvercin yürür.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: karpuz

26 Ocak 2011 Çarşamba

27 Ocak 2011


































Bugün 27 Ocak 2011 23 Safer 1432 K.Sani: 14 Kasım 81 Osmanlı'nın Kuruluşu (1299) - Üçüncü Mehmed'in tahta çıkışı (1595) - Şair Nef'i'nin Vefatı (1635)


HADİS-İ ŞERİF


 


Her iyilik bir sadakadır.


 


 


SOHBET -- VASİYET Mİ ANAYASA MI


Osman Gazı yarım asra yaklaşan beyliği ile 600 seneden fazla devam edecek bir devletin temellerini attı Adını verdiği devleti, Hulefa-i Raşidin (dört büyük halife) döneminden sonra Islamiyete en büyük hizmeti yapmakla nam kazandı. Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının ortasında ve Akdeniz havzasında beşer tarihinin ila-yı kelimetullah davasının en kudretli temsilcisi oldu. Medeniyet ve kültür alanında şaheser numuneler sundu,, Ciltler dolusu eserlere sığmayacak başarılara imza attı.


Ne idi bu muzafferiyetin sırrı?.. Devlet hangi sağlam temeller üzerine bina edilmişti?.. Osman Gazi'nin son seferine, ahiret yolculuğuna çıkmadan önce oğlu Orhan Gazi'ye yaptığı vasiyetin özeti şöyledir:


"Allahü tealanın emirlerine muhalif bir iş eylemeyesin! Bilmediğini din ulemasından sorup anlayasın! İyice bilmeyince bir işe başlamayasın! Sana, itaat edenleri hoş tutasın! Askerlerine ihsanı eksik etmeyesin ki, insan ihsanın kızcağızıdır. Zalim olma! Alemi adaletle şenlendir ve Allah için cihadı terk etmeyerek beni şad et! Ulemaya riayet eyle ki, dinişleri nizam bulsun! Nerede bir ilim ehli duyarsan, ona rağbet, ikbal ve yumuşaklık göster! Askerine ve malına gurur getirip, alimlerden uzaklaşma! Bizim mesleğimiz Allah yoludur. Ve maksadımız Allahın dinini yaymaktır. Yoksa kuru kavga ve cihangirlik davası değildir. Sana da bunlar yaraşır Daima herkese ihsanda bulun! Memleket işlerini noksansız gör! Hepinizi Allahü tealaya emanet ediyorum!.."


Osman Gazi'nin bu nasihati, Osmanlı Devleti'nin anayasasının çekirdeği oldu. Osmanlı sultanlarının hemen hemen tamamı bu nasihatları gönülden kabul ederek uygulamaya çalıştılar Böylece dünyada hiçbir hanedana nasip olmayan 623 yıllık bir devlet, haşmet, savlet, saadet dönemi ortaya çıkmıştır


FIKRA


 


Nasreddin Hoca bir cimri tanidiginin evine gittiginde tanidigi ona bayat ekmek ile bir tabak bal ikram etmis.


Nasreddin Hoca bayat ekmegi disi kesmeyince sinirinden bali kasikla yemeye baslamis.Ev sahibinin gözü yerinden oynamis :


-Aman efendim, bal ekmekle yenmez ise, insanin içini siyirir, demis.


Nasreddin Hoca hiç ses çikarmadan bali bitirmis ve :


-Kimin içinin siyrildigini Allah biliyor, demis.


GÜNÜN SÖZÜ


 


Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol! Mevlana


YEMEK MENÜSÜ


·   Piliç ızgara


·   Pilav   


·   Çoban salata


·   Tatlı


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ABDÜLAZİZ: (Ar.) Er. - Büyük ve aziz olan, izzet ve şeref sahibi Al­lah'ın kulu. (bkz. Aziz). Aziz Allah'ın isimlerindendi r. - Sultan Abdülaziz: 32. Osmanlı padişahının adı.


Kız: AYCA: (Tür.) Ka. - Ay gibi güzel, ışıklı, parlak.


MANİ


 


Aşığın niyeti ne?


Kullarla ülfeti ne?


Kavuşmaksa maksadı,


Katlanır külfetine.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Allah yapar yapısını,
Bıçak açar kapısını.


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Hayat veya Ömür.


 

İzleyiciler