9 Haziran 2011 Perşembe

9 Haziran 2011











































Bugün 9 Haziran 2011 7 Recep 1432 Mayıs: 27 Hızır 35 Anafartalar Zaferi (1915) - Sultanahmet Camii'nin ibadete açılması (1617) - Hazret-i Ebu Bekir'in halife seçilmesi (632) - Çevre Koruma Haftası


HADİS-İ ŞERİF


 


Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teala hazretleri sizi helak eder ve yerinize, günah işleyecek (fakat tevbeleri sebebiyle) mağfiret edeceği kimseler yaratırdı. Ravi: Müslim, 2748


 


SULTANAHMET CAMİİ


 


Osmanlı Devleti'nin ihtişamını, kudretini ve o devirdeki sanatın inceliğini, zarafetini Ve tezyinatını ifade eden, Türkiye'nin 6 minareli tek câmiidir. Sultan I. Ahmed Hânın emriyle, Mimar Sinan'ın talebesi Baş-mimar Sedefkâr Mehmed Ağa tarafından yapılmıştır.


4 Ocak 1609'da bizzat Sultan Ahmed Hân temel atma merasimine iştirak etmiş ve ilk kazmayı vurarak inşaata başlanmıştır. Bu kazma, bugün Topkapı Sarayı Müzesi'ndedir. 9 Haziran 1617 tarihinde ibâdete açılan bu âbide; Osmanlı mimarisinin bir şaheseridir. Avrupalılar, bu sanat şaheserine "Mavi Cami" ismini verirler.


 


HANGİSİ BİZİM


Hamid-i Aksaray? hazretleri, Osmanlı Devleti'nin kuruluş yıllarında Anadolu'da yetişen evliyanın ve âlimlerin büyüklerinden olup, Somuncu Baba lakabıyla tanınmıştır.


Bir gün ziraatla uğraşan bir talebesine bir miktar tohum verdi ve buyurdu ki: "Bu tohumların yarısını tarlanızın bir kısmına sizin için, diğer yarısını da bizim için ekiniz!" Talebe tohumları ekti.


Ekinlerin yetiştiği mevsimde tarlaya gittiler. Talebenin tarlasında fevkalade güzel yetişmiş bir buğday vardı. Diğerinde hiç ekin bitmemişti. Hâmid-i Velî hazretleri, talebesine dönerek buyurdu ki:


-Bu tarlalardan hangisi bizim, hangisi sizindir?


Talebe, bu durumdan son derece utandı ve kendi tarlasını göstererek dedi ki:


- Bu tarla sizindir efendim.


- Biz ahiretimiz için çalışıyorduk. Acaba hangi günahımızdan dolayı dünyamız mamur olmaya başladı da bu ekinler böyle yetişti?


Hocasının müteessir olduğunu gören talebe, hakikati söyleyerek hocasının üzüntüsünü giderdi.


FIKRA


 


İmamın Aşkı


Bir gün kücük bir kasabaya genc ve yakiskli bir imam tasinir ve kasabanin en güzel kizina asik olur.Kizda imama karsi ilgisiz degildir.Imam kizi babasindan istemeye karar verir.Kasabanin sakinleri kizin babasinin solcu oldugunu kizi asla ona vermiyecegini söyleselerde, imam bir kutu cukolota ve bir demet gül ile genc kizin kapisina varir.Kizin babasi hiddetle; -Benim imama verecek kizim yok der.


Imam büyük bir üzüntüyle evine varir. Ertesi günün sabahi imamin sesi minareden yankilanir;


-Bu sabah ezanini sevipte kavusamayanlar icin söylüyorum


GÜNÜN SÖZÜ


 


Kitaplardan önce kendimizi okumaya çalışalım.


Mevlana


YEMEK MENÜSÜ


·          BİBER DOLMA


·          EZO ÇORBA


·          YOĞURT


·          BÖREK


 


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: AKCEBE: (Tür.) Er. - Beyaz zırh sa­hibi yiğit.


Kız: AKÇA: (Tür.) Ka. 1. Oldukça ak, be­yazca. 2. Eskiden kullanılan küçük gümüş para, nakit. 3. Temiz, saf, iyi niyetli kişi.


MANİ


 


Hep öfke, kinle dolma!


Günah içine dalma!


Bugün tedbirini al!


Yarın perişan olma!


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Karanlıkta neyimizi göremeyiz?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Eşeğin dikiz aynaları olmadığı için

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler