KURÂN-I KERİM'E HÜRMET
Kur'an-ı Azîm'i okumaya 'E'ûzü' ve 'Besmele-I Şe¬rife1 ile başlanır. Rabbimizin bu mukaddes kitabından hakkıyla istifâde edebilmek için Allâhü Teâlâ'ya sığın¬mamız, kendisinden yardım dilememiz lâzımdır.
Bir Mushaf-ı Şerîf ele alınıp okunacağı zaman ab-destli bulunmak lâzımdır. Bu esnada (imkân dahilinde) kıbleye dönmeli, hürmetli bir vaziyet almalıdır. Abdest-siz olan bir kimse, Kur'ân-ı Kerîm'i kılıfsız olarak eline alamaz. Bu kudsî kitabı ancak temiz, nezih elle tutabilir.
Kur'ân-ı Azîm, temiz yerlerde, avret mahalleri örtülü ve Kur'ân'ı dinleyecek vaziyette bulunan kimselerin yanlarında cehren (seslice) okunabilir. Temiz olmayan yerlerde veya avret mahalleri açık veya başka bir işle meşgul kimselerin yanlarında cehren (sesli) okunması mekruhtur.
Kur'ân-ı Kerîm'in, dışarıda bulunan ve Kur'ân-ı Kerîm'e karşı hürmetli bir vaziyet almayacak kimselerin İşitecekleri şekilde sesli okunması da uygun değildir. Bu hal, Kur'ân-ı Kerîm'e saygısızlık eden, ona gereken hür¬meti göstermeyenlerin manevî mes'uliyetini mûcib olur.
Kur'ân-ı Kerîm'i, Hacer-i Es'ad'ı, Kâbe-i Muazzama-nın eşiğini ta'zim için öpmek caizdir.
Mushaf-ı Şerîf ile, dînî bir kitab ile veya kaşında Kur'ân-ı Kerîm'den bir şey yazılı bir yüzük parmakta iken -kat'î zaruret bulunmadıkça- helaya girilmez, bu hürmete aykırıdır. Bunları helaya girmeden evvel çıkar¬malı, temiz bir yere bırakmalıdır.
KITA:
Kulak ikidür âdemde, dil bir,
Gel imdi eyle bu hikmetde tedbîr.
Ki yâni akl olan uslu kişi de,
Sözü bir söyleye iki işide. (Ahmed-i Dâî)
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder