AMELLERİ ALLAH RIZÂSI İÇİN YAPMANIN KERAMETİ
"Üç kişi sefere çıkmış giderken yağmura tutularak dağda bir mağaraya sığınmışlar. Bunlar mağarada iken bir taş düşüp mağaranın kapısını kapamış. Birbirlerine 'İşlediğimiz en iyi hayır işleri yâd ederek Allah'a duâ edelim. Cenâb-ı Hakk'ın kapıyı açması umulur.' demişler.
Bunlardan birisi: "Ey Allah'ım! Bilirsin ki, benim yaşlı ihtiyar anamla babam, bir de küçük kız çocuğum vardı. Ben her gün koyunlarımla mer'âya çıkar, onları otlatır, sonra gelip sağardım. Sütü getirir, ihtiyar ana babama, sonra çocuğa, aile efradıma, refîkama içirirdim. Bir gece geç kalmıştım. Geldiğimde ebeveynim uyumuşlardı. Uyandırmak istemedim. Ayak ucumda da çocuğum durmadan ağlıyordu. (Fakat ben bunlar içmeden çocuğa içirmeği doğru bulmuyordum.) İşte o gece onlar uyuyarak, ben başlarını bekleyerek sabahladık. Allah'ım! Sen pek iyi bilirsin ki, ben bunu yalnız senin rızân için yaptım. Lütfunla şu kapıyı biraz aç da gökyüzünü görelim!" diye duâ etti. Bunun üzerine kapı biraz açıldı.
Diğeri şöyle dedi: "Allah'ım! Sen en iyi bilirsin ki ben, amcamın kızlarından birisini severdim. Ben ona muhabbet gösterdikçe, 'Bana yüz dinar vermedikçe benden bir karşılık göremezsin.' derdi. Bu parayı kazanmak için çalıştım. Nihayet bu parayı kazanıp amcamın kızına getirdim. Bana: Ey Allah'ın kulu, Allâh'dan kork! dedi. Ben de kalktım, bırakıp çekildim. Ey Rabbim, Sen pek iyi bilirsin! Ben bunu yalnız senin rızân için yaptım. Binâenaleyh inayetinle bizi buradan kurtar!" dedi. Bunun üzerine kapının üçte ikisi açıldı.
Üçüncüsü de şöyle dedi: "Allah'ım! Sen her şeyi bilirsin ki, ben bir ölçek darı ile bir işçi kiralamıştım. Verdiğim halde bu adam ücretini almadan bırakıp savuşmuştu. Ben bunun darısını ektim. Mahsûlü ile bir sığır sürüsü, bir de çoban aldım. Bir müddet sonra bu işçi geldi ve bana: 'Ey Allah'ın kulu, benim hakkımı ver!' dedi. Ben de ona haydi git, şu sığırlar ve çoban senindir, dedim. Bana: Benimle alay mı ediyorsun! dedi. Ben, hayır, alay etmiyorum, hakikaten bunlar senindir, dedim. Bunları alıp götürdü. Yâ Rab! Sen her şeyi bilirsin! Ben bu malı ancak rızan için verdim. Lüftunla bizi buradan kurtar!" diye duâ etti. Mağaranın kapısı tamamıyla açıldı, üç arkadaş mağaradan çıktılar." (Sahîh-i Buhâri)
|
FIKRA
Bir gün Nasreddin Hoca'nin esegi çalinmis Can sikintisi içinde durumu komsularina anlatinca her kafadan bir ses çikmaya baslamis Birisi :
- Hocam demis niye ahirin kapisina iyi bir kilit takmadin sanki ?
Bir baskasi :
- Evine hirsiz giriyor da senin nasil haberin olmuyor ? diye konusmus
Bir diğeri de :
- Hocam demis, kusura bakma ama esegin çalinmasina en büyük sebep yine sensin Çünkü dogru dürüst bir ahirin bile yok Nerden baksan dökülüyor Hoca kizmis :
- Yahu demis, iyi, güzel de kabahatin hepsi benim mi ? Hirsizin hiç mi suçu yok ? |
GÜNÜN SÖZÜ
Bir kapının kapalı olduğunu anlamak için o kapıyı itmek gerekir. Montaigne |
YEMEK MENÜSÜ
· Helva, Kaşar Peynir
· Zeytin,Salatalık
· Kuşburnu Çayı
· Havuç Çorba |
ÇOCUĞUNUZA İSİM
Erkek: UÇMAN: (Tür.) Er. - Uçan uçucu.
Kız: TEZEL: (Tür.) - Çabuk iş gören, becerikli. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
MANİ
Allah muradını verdi bugün, Anasını kızsız koyan Evlerini ıssız koyan, Testisini susuz koyan.
|
KARİKATÜR
|
BİLMECE
Adamın biri durmadan uluyormuş, neden?
Cevabı Yarın.
Dünkü Cevap:Kitap yaprakları |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder