ALLAH'I ZİKİR ETMEK DUÂ YERİNE GEÇER
Tabiînden Süfyân bin Uyeyne Hazretlerine soruldu: "...Resûlullâh aleyhisselâmın 'Benden önceki peygamberlerin ekseriya duaları (Lâ ilahe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr) idi.' buyurmalarının manası nedir? Halbuki bu duâ değil, zikirdir ve Allah'ı övmekten ibarettir." Cevaben şöyle buyurdu:
"Siz Mâlik bin Hâris'in hadîsini bilmiyor musunuz. Allâhü Teâlâ bir hadîs-i kudsîsinde: 'Kulumun beni övmesi, onu duâ ve bir şeyler istemekten meşgul ederse, ben o kuluma isteyen ve duâ eden kullarıma verdiğimden fazlasını ve güzelini ihsan ederim" buyurmuştur.
TARİH: RODOS VE ONİKİ ADA
Ege denizinin güneydoğusunda, kıyılarımıza çok yakın olan irili ufaklı yirmiye yakın adaların en büyüğü Rodos'tur. Rodos'un 1522'de Kânûnî Sultan Süleyman Hân tarafından alınmasından kısa bir müddet sonra diğer adalar da ele geçirildi ve 1912 yılına kadar 390 sene Türk hâkimiyetinde kaldı. İtalya, 1911 yılında Trablus-garb'da Osmanlı direnişini kıramayınca, diğer büyük devletlerin siyasi desteğini de sağlayarak 4 Mayıs 1912'den îtibâren Oniki Ada'yı işgale başladı. Osmanlı Devleti bu işgali önleyemedi ise de 18 Ekim 1912'de İtalya ile yapılan Uşi Antlaşmasına İtalya'nın adaları boşaltıp, Osmanlılara teslimi şartını koydurabildi. Lâkin Balkan Harbi çıkınca İtalya, işgalini mülkiyete dönüştürdü. 24 Temmuz 1923 Lozan Barış Antlaşmasında, Oniki Ada üzerindeki İtalyan hâkimiyeti kabul edildi. 1931 Ankara Antlaşmasında ise müsbet bir gelişme olmadı. Oniki Ada üzerinde İkinci Dünyâ Savaşına kadar devam eden İtalyan hâkimiyeti, savaş esnasında yerini önce İngilizlere daha sonra Almanla/a bıraktı.. Almanya'nın savaş sonunda yenilmesi üzerine adaiar İngiiizSer'e, onlar da; 1947 Şubat'ında yapılan Paris antlaşmasından sonra Yunanistan'a bıraktılar.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder