HADİS-İ ŞERİF
Allah Resülü: Cennet bahçesine uğradığınızda kendinizi besleyiniz, buyurdu. Sahabiler: Ya Resulallah, Cennet bahçeleri nerededir? diye sordular. Peygamberimiz: Allah’ın anıldığı, zikir mescidleridir, buyurdu.(Tirmizi). İbn-i Abbas’ın rivayetinde:İlim meclisleridir, buyurdu.(Taberani). Ebu Hureyre’nin rivayetinde: Mescidlerdir, buyurdu. Sahabiler: Beslenmek nedir? diye sordular. Resulüllah: Subhanallah, Elhamdülillah ve Allah u Ekber (demek)dir buyurdu.(Tirmizi). (Taberani). |
"KEŞKE BİZ DE MÜSLÜMAN OLSA İDİK"
Resûlullâh (s.a.v.) buyurdular ki: "Kıyamet günü ebedî cehennemlikler, cehennemde toplandığı ve müslü-manlardan Allah'ın dilediği bir kısım da cehennemde bulunduğu vakit kâfirler, bunlara 'Siz Müslüman değil miydiniz?' diyecekler, onlar 'Evet' diyecekler 'O hâlde gördünüz ya, Müslümanlığınızın size hiç faydası yokmuş. İşte siz de bizimle beraber ateşte yanıyorsunuz' diye ayıplayacaklar. Onlar; hayır öyle değil; bizim birtakım günahlarımız vardı, Allâhü Teâlâ bizi onunla cezalandırdı.' diye cevap verecekler.
Binâenaleyh Allâhü Teâlâ o kâfirlere gadap edecek ve fazlı ile rahmetiyle müminlerden olanların kurtarılmasını emredecek de ateşten çıkacaklar ve işte o vakit kafirler 'Ah, keşke biz de müslüman olsa idik' diyecekler.
İbn-i Abbas'dan (r.a.) şöyle rivayet edilmiştir: Cenâb-ı Allah, müslümanları peyderpey rahmet ve şefaatine kavuşturacak ye nihayet 'Müslüman olan cennete girsin' buyuracak. İşte o zaman kâfirler, müslüman olmayı te-mennî edecekler.
Bu rivayetler kâfirlerin Müslüman olma arzularının en şiddetli olduğu zamanları ifâde etmektedir. Yoksa âhi-rette onların bu temennileri ve pişmanlıkları her an ve ebediyen devam edecektir.
O kâfirler inkâr ettikleri zaman haklarında Allâhü Teâlâ şöyle buyuracaktır: 'Bırak onları, yesinler.' Onların derdi hayvan gibi yiyip içmek, şehvetlerinin arzusu peşinde koşmaktır. Binâenaleyh, bırak yesinler. 'Hayvânî zevk-leriyle boguşadursunlar,' Allah korkusu, âhiret, hesab düşüncesi ile alâkadar olmayarak keyf ededursunlar. 'Ve emel (umut, hayal) kendilerini oyalasın'; İşlerimiz düzgün gidecek, uzun ömürler süreceğiz, dünyâdan istediğimizi alacağız' diye kendilerini aldatarak akıbetten, âhiret-ten gafil olsunlar. 'Sonra bilecekler', başlarına geleceği görecekler, ne halt ettiklerini anlayacaklar, âh diyecekler, ama iş işten geçmiş bulunacak.
|
GÜNÜN SÖZÜ
Hekimlerin yaptığı en büyük hata ruhu düşünmeden yalnız bedeni tedaviye teşebbüs etmeleridir. Eflatun |
YEMEK MENÜSÜ
· PİLİÇ IZGARA
· SPAGETTİ
· YAYLA ÇORBA
· SÜTLAÇ |
ÇOCUĞUNUZA İSİM
Erkek: ÜSTEK: (Tür.) Er. - Yüksek, yüce.
Kız: SEYFİYE: (Ar.) Ka. - 1. Kılıçla ilgili kılıç şeklinde. 2. Askerlikle ilgili. Askeri. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder