31 Aralık 2010 Cuma

31 Aralık 2010




















































 








 









































Bugün     31 Aralık 2010        25 Muharrem 1432 K.Evvel: 18 Kasım 54 Demirköprü Barajı ve Hidroelektrik Santrali hizmete girdi (1960)-Fırtına


HADİS-İ ŞERİF


 


Öyle bir devir gelecek ki, insanoğlu, aldığı şeyin helalden mi, haramdan mı oduğuna hiç aldırmayacak." [Rezin şu ziyadede bulunmuştur: "Böylelerinin hiç bir duası kabul edilmez."] Ravi: Buhari, Büyu 7, 23


 



"HAYA ÎMÂNDANDIR"


Haya, nefsi bir şeyden tutmak ve o şey hakkında kö-tülenmemek için onu terk etmektir. Bu nefisden veya îmândan olur. Nefsinden olan Allâhü Teâlâ'nın tabîat  olarak her insanda yarattığı bir sıfattır; başkasının ya- nında ayıbının açılmasından utanmak gibi. îmândan  olan ise müslümanın Allah'tan korktuğu için günah işle­mekten geri durmasıdır.


Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.): "Haya, îmândandır, îmân (sahibi) ise cennettedir..." buyurmuşlardır. Haya­nın çokluğu, dînin kuvvetinden ve îmânın sağlamlığından ileri gelmektedir. Onun için Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Haya, îmânın nizâmıdır. Bir şeyin nizâmı bozulunca, par­çaları darmadağın olur." buyurdular.


Haya, dürüst hareket etmekte de bir ölçüdür. Kişi ya­pacağı işleri gözden geçirir. Bunların içinden kendisini Rabb'ine mahcup edecek olanlarını işlemez.


Haya üç kısımdır:


Allah'tan, insanlardan ve kendisinden utanmak.


Allah'tan utanmak, onun emirlerini yerine getirmek ve yasaklarından sakınmakla olur. Resûlullâh Efendimiz'e "Allâhü Teâlâ'dan hakkıyla haya nasıl olur?" diye sordu­lar; "Başını ve (göz, kulak gibi) başta bulunan azalarını, karnını ye ona doldurduğu şeyleri haramdan koruyan, dünya hayatının süsünü terk eden; ölümü, kabirde çürü­meyi hatırdan çıkarmayan kimse, hakkıyla Allah'tan utanmış olur." buyurdular.


Kişinin insanlardan utanması ise, insanlara ezâ etme­mesi ve fenalıkları açıktan açığa işlememesidir. Sahabî Huzeyfe bin Yemân (r.a.) "İnsanlardan utanmayan kim­sede hayır yoktur." buyurdu.


Kişinin kendinden utanması ise, iffeti ve yalnız iken  günâhlardan sakınmasıdır. Bu ahlâkın güzelliğinden ile­ri gelmektedir.


İnsanın hayası bu üç cihetten tam olunca, onun hayır­ları da tam olur ve serleri ondan uzaklaşmış olur.


 


FIKRA


 


İki keşiş yolda giderlerken, bir su birikintisinden karşıya geçmek için bekleyen genç bir kadın görmüşler. Keşişlerden biri kadını taşıyıp suyun diğer yanına geçirmiş. Yaklaşık bir mil sonra, arkadaşının davranışına çok şaşırmış olan keşiş yorum yapmış: “Biz bakiriz, bırak bir kadını taşıyıp karşıya geçirmek, kadınlara bakmamız bile yasak. Nasıl böyle bir şey yapabildin?” Diğer keşiş cevap vermiş: “Ben kadını bir mil geride bıraktım. Sen neden hala taşıyorsun?”


GÜNÜN SÖZÜ


 


Aşk Fransa'da bir komedi, İngiltere'de bir trajedi,İ talya'da bir opera, Almanya'da bir melodramdır. MARGUERİTE BLESSİNGTON


YEMEK MENÜSÜ


·          KABAK DOLMA


·          EZO ÇORBA


·          YOĞURT


·          BÖREK


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ŞİRAZ: (Fars.) Er. - Türk müziğinde eski bir makam.


Kız: ŞİRAZE: (Fars.) Ka. 1. Kitap ciltlerinin iki ucunda bulunan ve yaprakları muntazam tutan, ibrişimden örülmüş ince şerit. 2. Pehlivan kispetinin parçası. 3. Esas, düzen, nizam.


MANİ


 


yunuslar dizi dizi
aşar karadenizi
yalvarıyum mevlama da
ayırma ikimizi


 


KARİKATÜR


 Karikatür Resimleri


BİLMECE


Hangi top zıplamaz?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Kendi çöplüğünde








 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler