HAKÎKÎ TEMİZLİK
Abdest ve gusül gibi bedenî temizliğin faydasının tam olması, bâtınî (iç) temizlik iledir. O da ihlâs üzere olmak, kin ve hasedden temizlenip uzaklaşmak, Allah'ın zikrinden alıkoyan her şeyden kalbi temizlemek ile olur. Bu halde insan Ailâhü Teâlâ'ya, sırf emrine uymak için aczıyetını îtirâf ile ibâdet eder.
Ailâhü Teâlâ'ya, emrine ve rızâsına uygun ihlas üzere ibâdet eden kişi -her nerede olsa- Allah'ın inayetine, yardımına kavuşur ve bilmediğini öğrenir. Ayet-i kerimede (meâlen): "...Hem Allah'tan korkun, Allah size ılım og-retiyor..." (Bakara Sûresi, âyet 282) buyuruldu. Yan. Allah'tan korkunuz, azabından korununuz, vikayesine (Allah'ın himayesine, korumasına) giriniz; Allah size daha çok ilimler öğretecektir.
SULAR
En iyi sular tepelerden, toprağı taşsız olan yüksek verlerden gelir. İçimi hoş ve hafiftir. Kaynakların derinde
olmasından dolayı kışın sıcak, yazın soğuktur. Bu suların doğuya doğru akanlarının tadı ilkbaharda daha iyidir.
Kabızlık çekenler, tatlı ve berrak su içmelidirler.
İshale meyilli, balgamı çok olanlara sert ve acı sular faydalıdır.
Yumuşak sular yemekleri çabuk pişirir ve bağırsakları yumuşatır. Geç pişiren sert ve tuzlu sular bağırsakları
kasar, kabızlık yapar.
Yağmur suyu bütün sulardan daha hafif, tatlı ve berraktır. Yağmur sularının en iyisi de sisli havada yağanıdır.
Yağmur suyu saklanacaksa kaynatılmalıdır. Kaynatılmazsa suda meydâna gelen koku, ses kısıklığı yapar.
Buz ve kardan elde edilen sular ağırdır. Göl ve dere suyu gibi durgun sular yazın sıcak ve tadı kötüdür.
Demir, bakır, gümüş, kurşun, şap ve güherçile mâdenlerinin bulunduğu yerlerden akan sular çok sert ve
kötü olur. Bağırsakları bozar, idrar zorluğu yapar.
Nehir, göl ve derelere her türlü su karıştığından bunları içmek böbrekte taş ve iltihaba sebep olur. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder