HÜSEYİN HİLMİ IŞIK
Büyük İslâm âlimi ve mütefekkir Hüseyin Hilmi Işık Efendi 8 Mart 1911'de (Hicrî 1329) İstanbul Eyüp Sultan'da doğup, 26.10.2001 (Hicrî 9 Şaban 1422) tarihinde ahirete irtihâl etti. Eyüp Sultan Reşadiye Nümûne Mektebini ve 1929'da askerî liseyi birincilikle bitirdi. Eczacılık Fakültesine girerek askerî eczacı oldu. Gülhane Hastanesi'nde bir senelik stajını birincilikle bitirip, üsteğmen olarak Askerî Tıbbiye Okuluna müzakereci tayin edildi. Bu arada Kimya Fakültesine kaydolarak, yüksek matematikçi Von Mises'ten, mekanik profesörü Prager'den, fizikçi Dember'den, teknik kimyacı Goss'dan ders aldı. Kimya profesörü Fritz Amdt'ın yanında çalıştı, takdirlerini kazandı.
1936 senesinde Türkiye'nin ilk kimya yüksek mühendisi diplomasını aldı. Ankara Mamak'ta zehirli gazlar kimyageri yapıldı. Burada 11 sene kaldı. Orada Almanca da öğrendi. Harp gazları mütehassısı oldu. 1947'de Bursa Askerî Lisesinde kimya öğretmeni, sonra öğretim müdürü oldu. Burada, sonra Kuleli ve Erzincan Askerî Liselerinde uzun seneler kimya öğretmenliği yaparak yüzlerce subay yetiştirdi. Kıdemli albay iken, 1960 yılında emekli oldu.
Emekli olduktan sonra, İstanbul'da Vefa Lisesi, Cağaloğlu ve Bakırköy Sanat Enstitüleri gibi çeşitli okullarda matematik ve kimya öğretmenlikleri yapıp, çok sayıda imanlı genç yetiştirdi.
Hayatı boyunca; insanlarla iyi geçinmeyi, güzel ahlâk sahibi olmayı, fitnelere karışmamayı tavsiye etmiştir.
Hüseyin Hilmi Işık Efendi, büyük İslâm âlimi Seyyid Abdülhakîm Arvasî "rahmetullahi teâlâ aleyh" hazretlerini, 1929 yılında tanımakla ve ona hizmet etmekle şereflendi. Bu zatın sohbet ve derslerinde, feyz ve ihsanlara nail oldu. Sarf, nahv, mantık, fıkıh, hadis, tefsir, mâkul ve menkûl, usûl ve fürû ilimlerini tâlim ettj. Arapça ve Farsça tercümeler yaparak gençliğe hizmet etti. İcâzet-i mutlaka almakla şereflendi. Başta; Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye olmak üzere, 14 Türkçe ve bunların tercümeleri olan diğer dillerde pek çok kitapları yardır.
26 Ekim 2001 Cuma gecesi, tedavi gördüğü Türkiye Hastanesi'nde vefat etti ve Eyüp Sultan Kabristanı'ndaki aile mezarlığına defnedildi. "Rahmetullahi teâlâ aleyh" |
FIKRA
Komik Aile:
Yetişmiş bir kızı olan bir dulla evlendim. Babam üvey kızımla evlendi. Bu şekilde babam benim DAMADIM oldu, üvey kızım da babamın karısı olması dolayısıyla ANNEM oldu. Benim karım bir oğlan çocuk doğurdu. Bu çocuk tabiatıyla BABAMIN KAYINBİRADERİ ve benim üvey annemin BİRADERİ olması nedeniyle de benim DAYIM oldu. Babamın karısı da bir oğlan çocuk doğurdu.
Tabii doğan çocuk benim KARDEŞİM oldu fakat aynı zamanda kızımın oğlu olması dolayısıyla da TORUNUM oldu. Böylece, karımda annemin annesi olması dolayısıyla benim BÜYÜKANNEM oldu. Kocası ve aynı zamanda onun torunu olduğumdan, bir kimsenin büyük annesinin kocası da büyük babası olacağından dolayı, KENDİ KENDİMİN BÜYÜK BABASI oldum. |
GÜNÜN SÖZÜ
Yüksek bir mevkiye yerleşen alçak bir kişiden daha kötü bir şey olamaz. CLAUDİANUS |
YEMEK MENÜSÜ
· Z.Y.PIRASA
· BİBER DOLMA
· EZO ÇORBA
· YOĞURT
|
ÇOCUĞUNUZA İSİM
Erkek: ARDA: (Tür.) Er. 1. Eskiden bazı çavuşların elde tuttukları uzun değnek. 2. İşaret için dikilen değnek. -3. Çıkrıkçı kalemi. 4. Sonra gelen.
Kız: ARCA: (Ar.) Ka. -1. Temiz, namuslu. 2. Aksak, topal. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder