SİYER: ...PEYGAMBERİMİZİN GÜZEL AHLÂKI
Yahudi kavminden iken imân eden bir sahâbî şöyle anlattı: Ben, Peygamberimiz hakkında Tevrat'ta bildirilen hilmi (yumuşak huyluluğu) hariç- bütün vasıfları kendisinde gördüm. Belli bir süre içinde ödemek üzere ona 30 dînâr borç vermiştim. Borcun vâdesine bir gün kala yanına geldim ve "Ey Muhammedi Borcunu öde. Zâten, siz Abdülmuttalib oğulları, borcunuzun vaktini geçirir, uzatır durursunuz!" dedim. Bunu duyan Hz. Ömer:
"Ey Yahudi! Vallahi, eğer Resûlullâhın evinde olmasaydın, gözünü patlatırdım!" dedi.
Peygamberimiz: "Allah seni bağışlasın ey Ömer! Biz senden, borcumu ödememi emretmeni isterdik. O da alacağının ödenmesinde kendisine yardım etmiş olmanı isterdi." buyurdu.
Benim onu bilmemezlikten gelmem, onun sâdece hilmini artırmıştı. Peygamberimiz:
"Ey Yahudi! Senin bendeki alacağının va'desi yarın dolacak!" buyurdu. Sonra da, Hz. Ömer'e:
"Ey Ebû Hafs! İlk gün onu istediği bahçeye götür! Kabul ederse, ona şu kadar ölçek hurma ver. Dediklerinden dolayı da ona şu kadar ölçek fazla ver. Eğer o bahçeyi beğenmezse, falan bahçeden ver," buyurdu.
Hz. Ömer beni bahçeye götürdü. Hurmasını beğendim ve kabul ettim. Hz. Ömer bana, Peygamberimizin dediği kadar hurma verdi. Ayrıca emrettiği fazla miktarı da verdi. Hurmaları teslim alınca:
"Ben şehâdet ederim ki: Allah'tan başka ilâh yoktur ve Muhammed de, Allah'ın resulüdür! Tevrat'ta haber verilen bütün vasıfları onda gördüm. Sâdece hilm sıfatını görememiştim. Sırf bunu anlamak için bunları yaptım ve aynen Tevrat'ta anlatıldığı gibi buldum. Beni böyle yapmağa sevk eden sebep budur. Sen şahit ol ey Ömer, ben bu hurmaları ve malımın yarısını müslüman-ların fakirlerine bağışladım." dedim.
Yüz yaşındaki bir ihtiyarın dışında bu zâtın akrabalarının tamâmı müslüman olmuştur.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder