31 Ocak 2010 Pazar

31 Ocak 2010






































Bugün 31 Ocak 2010 16 Safer 1431 K.Sani: 18 Kasım 85 Türkiye'de İlk Matbaa'nın Kuruluşu (1729)-Hamsin'in başlangıcı


HADİS-İ ŞERİF


 


En üstününüz, görüldüklerinde Allah’ın hatırlandığı kimselerdir.   (Hakim).



ADAB: RESÛLULLAH'IN (S.A.V) BİR NASÎHATI


Hermele b. Abdullah (r.a.) anlattı; Resûlullâh'dan (s.a.v.) bana bir nasîhatte bulunmasını istedim. Buyurdular ki;


"Allah'tan kork. Bir mecliste oturduğunda, oradakile­rin ne konuştuğunu dinle. Güzel şeyler söylüyorlarsa, yine oraya git. Ama dinlediğin şeyler hoş değilse, bir daha oraya gitme."


 


MÜTERCİM ÂSİM EFENDİ


İsmi Ahmed Ayntâbî olup "Mütercim Âsim" unvanıyla meşhur olmuştur. İlim tahsîlini Antep'te tamamladıktan sonra İstanbul'a geldi. Arapça'nın muteber lügatlerin­den Firuzâbâdî'nin Kâmûsu'l-Muhîtini (el-Okyânusu'l-Basît fî Tercemeti'l-Kâmusi'l-Muhît) adıyla ve Fars­ça'nın muteber lügatlerinden Burhân-ı Kâtı'ı (Tibyân-ı Nâfi' der Terceme-i Burhân-ı Katı') adıyla tercüme ede­rek ilme iki büyük hizmet etmiş ve Sultân Üçüncü Selîm ve Sultân Mahmûd Hân'ın ihsanlarına nail olmuştur. Kâmûs'u Sultân İkinci Mahmûd'un emri ile basıldı ve bütün kütüphanelere birer nüsha dağıtıldı.


Mütercim Âsim Efendi, Burhân-ı Kâtı1 tercemesinde Farsça kelimeleri, eserin mukaddimesinde bildirdiği otuz­dan fazla lügatten mukayeseli olarak vermiştir. Türkçe mânâları verirken; Türkî'de (herkesin anladığı kelimeler için), "Türkistan'da" (Türkiye dışındaki Türkçe kelimeler­de), "Türkî-i kadîm" (eski Türkçe), "Türkî-i gayr-ı meşhur", "Türkî-i mehcûr" (unutulmuş kelimeler), "Taşra Türkçesi", "Rûmî", "Istılah", "Avâmî Türkî" gibi îzâhları da vermiştir.


Merhûm'un târihe, Arap ve Fars diline tam vukufu vardı. Âsim Efendinin Arapça'nın daha kojay tahsîli ga­yesiyle manzum olarak yazdığı Tuhfe-i Âsim, "Terce­me-i Siyeri'l-Halebî" ve Akaide dâir "Merahu'l-Meâlî fî Şerhi'l-Emâlî" başlıca eserlerindendir. Güzel şiirleri de vardır. Vakanüvîs (resmî tarihçi) olmuş "Vekâyi'-i Selî-miyye" ismiyle yazdığı târih basılmıştır. 1235 (M.1820) târihinde Üsküdar'daki hanesinde vefat etmiş olup kabri Üsküdar'da Nuhkapısı civarındaki kabristandadır.


 


FIKRA


 


Temel otoyolda araba sürerken bir yandan da radyo dinlemektedir... Çalan şarkı bir anda kesilir ve bir anons duyulur: “Otoyolda ilerleyen sürücülerin dikkatine! Bir araç ters yönde seyretmektedir... Dikkatli olunuz!..” Temel: “Hangi bir araç?.. Hepsi ters yönden geliyur!..”


 


GÜNÜN SÖZÜ


 


Akıllı konuşur, çünkü onun söylemek istedikleri var; aptal konuşur, zira kendinin bir şeyler söylemek mecburiyetinde olduğunu sanır.  Plato


YEMEK MENÜSÜ


·   Fırında Tavuk incik


·   Pilav


·    Şehriye Çorba


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: YÜMNİ: (Ar.) Er. 1. Uğurlu, becerikli. İşi sağ eliyle gören. Kıyamet gününde kitabını sağ tarafından alacak olan. 2. Uğura ait, uğurla ilgili.


Kız: TÖRE: (Tür.) 1. Eğitim, görgü, gelenek. 2. Soyluluk, asalet. 3. Eksiksiz, mükemmel. 4. Geline verilen armağan. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Kuş kafese girmiyor
Buna aklım ermiyor
Hiç boşuna ah çekme
Annem beni vermiyor


 


KARİKATÜR



BİLMECE


Damlaya damlaya ne olur?


Cevabı Yarın.      


Dünkü Cevap:Şeftali

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler