20 Eylül 2010 Pazartesi

20 Eylül 2010












































Bugün 20 Eylül 2010 12 Şevval 1431 Eylül: 7 Hızır 138 Bozcaada, Bayramiç, Mihallıççık ve Sivrihisar'ın Kurtuluşu (1922)-Peygamberimiz (s.a.v.)'ın Kuba'ya Mescidine gelişi (622)


HADİS-İ ŞERİF


 


İslam hidayeti nasip edilen ve yeterli miktarda maişeti olup, buna kanaat edene ne mutlu! Ravi: Tirmizi, Zühd 35


 


HZ. EBÛ BEKİR'İN HALİFELİĞİ VE TAKVASI


Hz. Ebû Bekir -erkekler içinde- ilk Müslüman olan kimsedir.


Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Kimi İslâm'a davet et-tiysem hepsi kafasını eğip düşünmüştür, fakat Ebû Bekir hiç düşünmeden kabul etmiştir." buyurdular.


Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Ebû Bekir'i (r.a.) cen­netle müjdelemesi, cehennem ateşinden kurtulduğuna şehâdet etmesi gibi pek çok müjdeli sözleri vardır.


Peygamberimiz (s.a.v.) bir kadına, onun halifeliğine işaret ederek "Beni bulamazsan, Ebû. Bekir'in yanına git." ve "Benden sonra Ebû Bekir ve Ömer'e tabî olu­nuz, uyunuz." buyurmuştur.


Hz. Ebû Bekir, Resûlullâh'la beraber Bedir, Uhud, Hendek ve birçok harbe katılmıştır. Müslüman oldukları için işkence gören yedi kişiyi satın alıp kölelikten âzâd etmiştir. Bilâl-i Habeşî ve Amir b. Füheyre bunlardan ikisidir.


Dört bin dinarı ticarette kazandığı kârla birlikte AHah yolunda harcamıştır.


Halîfe olduğu zaman bir ordu ile mürted(dinden dö­nenler üzerine yürümüş, bunu gören Hz. Ali bineğinin yularından tutmuş ve şöyle demişti:


'Nereye, ey Resûlullâh'ın halîfesi? Resulullârûn Uhud harbinde sana dediklerini şimdi de sana ben diyorum: Kılıcını kınına koy ye bizi ölümünle acılara boğma. Allah'a yemin ederim ki, seni kaybedecek olsak İslâm'ın düzeni kalmaz.'


Bunun üzerine Hz. Ebû Bekir geri dönmüş, fakat or­dusunu dinden dönenlerin üzerine göndermişti.


BİR HİKMET


Lokman Hekim, oğluna yaptığı vasiyetlerden birinde demiştir ki: Oğulcağızım! Horoz, senden daha uyanık olmasın. O hayvancağız seher vakitlerinde uyanık bu­lunarak öter durur. Sen ise gaflet uykusuna dalıp kalmış bulunuyorsun.


 


FIKRA


 


Günlerden bir gün turistin birisinin yolu Karadeniz’e düşmüş. Adam Trabzon’da çok güzel denize nazır bir otel odasında iki gün tatil yapacakmış. Neyse sabah kalkmış, güzelce kahvaltısını odasına getirtmiş, balkonda kahvaltı yapacak, birden dikkatini karşı kaldırımdaki iki adam çekmiş. Adamların birisi harıl harıl çukur kazıyor, diğeri de arkasından harıl harıl kazılan çukuru dolduruyormuş, bir saat geçmiş, iki saat geçmiş, öğlen olmuş, akşam üzeri olmuş, bu bizim iki adam bütün sahil kenarını kaz-kapat şeklinde dolaşıp duruyorlar... Turist en sonunda dayanamamış inmiş aşağıya, adamların yanına gitmiş; ”Yahu kardeşim sabahtan beri sizi seyrediyorum, biriniz çukur, kazıyorsunuz, öbürünüz de ardından kapatıyorsunuz, allahaşkına siz ne yapıyorsunuz?” demiş. Bizim karadenizlilerden fırlama olanı cevap vermiş; “Uşağum aslında biz üç kişu belediye için çalişiyruk. Ha ben Temel çukuru kazıyrım, Tursun çukura dikilecek fidanı koyar, şu karşına olan Hasan da çukuru kapatır. İki gündür Tursun hasta, ama biz işimuzi harfiylen yapıyrık da!..”


GÜNÜN SÖZÜ


 


Yanılgı insanlar içindir; ancak silginiz kaleminizden önce bitiyorsa, fazlaca yanlış yapıyorsunuz demektir. J. Jenkins


YEMEK MENÜSÜ


·   İZMİR KÖFTE


·   SOSİSLİ MAKARNA


·   ÇOBAN SALATA


·   MEYVE


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: SÜMRE: (Ar.) Er. - Esmerlik, karayağızlık.


Kız: SÜMER: (Tür.) - Eski tarihlerde aşağı Mezopotamya'da yaşamış olan bir kavim. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Erguvanın dalları
Yana yatıyor yana
Şu Kızılcık kızları
Cana yatıyor cana


KARİKATÜR


 


BİLMECE


En kestirme yol hangisidir?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Ayakkabı bağında




 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler