MUS'AB b. UMEYR'İN (R.A.) ŞEHİT OLUŞU
Uhud Harbi'nde sancağı Hz. Mus'ab (r.a.) taşıyordu. Okçuların yerlerinden ayrılması üzerine düşman şiddetli bir hücum ile İslâm askerini arkadan vurdu ve bütün kuvvetleriyle Resûlullâh'a doğru hücum ettiler. Mus'ab (r.a.) elinde sancağıyla Peygamberimizi müdafaa ve mücâdeleye devam etti. Bu esnada İbn-i Kamie onun sağ koluna vurup kesti. Mus'ab (r.a.) şu mealdeki ayeti okuyordu: "Ve Muhammed de ancak bir peygamberdir. Ondan evvel de peygamberler gelip geçmiştir..."
Mus'ab (r.a.) sancağı sol eline aldı ve düşürmemek için üzerine eğildi. İbn-i Kamie bu defa sol kolunu da kesti. Sonra Mus'ab (r.a.) sancağı kesik kollarıyla tutup göğsüne yasladı ve yine yukarıdaki ayeti okudu. Üçüncü defa mızrağıyla saldırdı ve onu şehîdetti.
İbn-i Kamie Hz. Mus'ab'ı -Peygamberimiz'e benzediği için- Resûlullâh zannederek şehit etmiş ve Kureyşlilerin yanına dönüp onlara 'Muhammed'i öldürdüm!..' demişti.
Hz. Mus'ab şehit olunca sancağı onun suretinde bir melek aldı. Resûlullâh (s.a.v.) "İleri ey Mus'ab, ileri!.." diyordu. Melek Resûlullâh'a dönüp 'Ben Mus'ab değilim!..' deyince Resûlullâh (s.a.v.) sancağı Ali bin Ebû Tâlib'e (r.a.) verdi.
Resûlullâh (s.a.v.) yüzünde bir üzüntü ile Mus'ab'ın (r.a.) yanına geldi. Meali ön sayfada verilen Ahzab Sûre-si'nin 23. âyetini okuyup "Allah'ın resulü, kıyamet günü Allah katında sizin şehit olduğunuza şahitlik edecektir. Ey insanlar! Bunları ziyaret ediniz ve onlara selâm veriniz. Nefsim, kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, kıyamete kadar bu şehitlere selâm veren kimselere onlar da muhakkak selâm verirler." buyurdular.
Habbâb bin Eret (r.a.) dedi ki: Şejıit olduğunda kırk yaşlarında olan Mus'ab bin Umeyr (r.a.) geride bir elbise parçasından başka hiçbir şey bırakmamıştı. Kefenlemek için elbisesini başına örttüğümüzde ayakları açık kalıyor, ayaklarını örttüğümüzde başı açılıyordu. Bunun üzerine Resûlullâh (sav.) şöyle buyurdu: "Elbisesiyle başını örtün, ayaklarını da ızhır otu ile örtün." (Radıyallâhü anhüm)
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder