26 Eylül 2010 Pazar

25 Eylül 2010





















































































































Bugün 25 Eylül 2010 17 Şevval 1431 Eylül: 12 Hızır 143 Yıldırım Bayezit'ın Niğbolu Zaferi (1396)-Patrona Halil isyanı (1730)-Lapseki'nin kurtuluşu (1922)-İtfayecilik Haftası (25 Eylül-1 Ekim)


HADİS-İ ŞERİF


 


Müslümanlar arasında en hayırlı ev, içinde yetime iyilik ve ikram edilen evdir. Yine müslümanlar arasında en şerli ev de, içinde yetime fenalık yapılan evdir. Ravi: Ebu Hureyre (R.A.)


 


RİYAKÂRIN AKIBETİ.


Kıyamet gününde bazı insanların cennete girmeleri emredilir. Bunlar cennete yaklaşır, cennetin kokusunu alırlar. Cennet saraylarına ve Allah'ın cennet ehli için ha­zırlamış olduğu nimetlere bakarlar. "Onları oradan uzak­laştırın! Onların orada nasibi yoktur!" diye nida olunur.


Bunun üzerine büyük bir pişmanlıkla geri dönerler. Daha evvel böyle dönen olmamıştır. Ve şöyle derler:


"Yâ Rabbi! Bizi, mükâfatını ve dostların için hazırla­dığın nimetleri göstermeden cehenneme atsaydın bize daha kolay gelirdi."


Allâhü Teâlâ şöyle buyurur: "Bunu size (göstermeyi) ben istedim. Siz, yalnız kalıp (kimsenin sizi görmediği zamanlarda) bana karşı büyük günahlar işlediniz. İn­sanlarla karşılaştığınızda -kendinizi gizleyerek kalbini­zin bana verdiğinin aksine- insanlara gösteriş yaparak kendinizi gizliyordunuz. İnsanlardan korktunuz da ben­den kokmadınız. İnsanları yücelttiniz de bana tazîm etmediniz. İnsanlar için terk ettiniz ama benim için terk etmediniz. Bugün mükâfattan mahrum edilmenizle bir­likte elem veren azabı size tattırıyorum."


SULTAN BÂYEZİD HAN'IN İSTANBUL'U KUŞATMASI


Sultan Bâyezid Han Kostantiniyyeyi (İstanbul'u) ku­şattığı sırada, Macar kralının Niğbolu üzerine yürüdüğü haberi geldi. Kostantin kuşatmasını bırakıp seçkin on bin yiğitle yıldırım gibi Niğbolu üzerine vardı.


Düşmanlar sarhoş ve gafil uyurken gelip gece baskı­nı yaptılar. Düşman 'Türk geldi' diye korkuya düşüp, ge­ce yarısında kimi ürken atların altında kaldı, kimi sarhoş halinde birbirini kırdı. Çoğu da Tuna suyuna düşüp bo­ğuldular. Koca kral güçlükle kurtuldu. Gâzîler ganîmet bulup gayet zengin oldular.


Sultan Yıldırım Bâyezid Han bu gazadan dönüp bı­raktığı Kostantin üzerine yürüdü. Sonunda tekfur ile sulh olunup İstanbul içine adam koydular. Padişah bir kadı (hâkim) tayin etti. Tarakçı Yenicesi hisarının hal­kını getirip İstanbul içine yerleştirdiler. Mescit yapıp bir mahalle kurdular.


 


FIKRA


 


Karadenizli yorgun argın Paris'e inmiş. Çok lüks bir otele yerleşmiş. Yorucu günün gecesinde uyumaya çalışıyor. Uyuyamıyor. Çünkü yan odadan muazzam gürültüler geliyor. Duvarı yumrukluyor:


- Kim var orada?


- Jean Claude van Damme!


- Bana bak, gelirsem oraya dördünüzün de canına okurum!..


GÜNÜN SÖZÜ


 


Verilmesi en kolay şey nasihat,alınması en güç şey ibrettir. Droz


YEMEK MENÜSÜ


·   KARIŞIK DOLMA


·   PADİŞAH ÇORBA


·   YOĞURT


·   KADAYIF


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: ŞABAN: (Ar.) Er. 1. Aralık, fasıla. 2. Hicri, Kameri ayların sekizincisi, üç ayların ikinci ayı.


Kız: SÜSEN: (Tür.) Ka. - Çiçekleri iri, güzel görünüşlü ve kokulu bir süs bitkisi. Zambak.


MANİ


 


Altınım var boynumda
İki ellerim goynumda
Ela gözlü sevduğum
Gece gündüz aynımda


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Kadınla radyo arasında ne benzerlik vardır?


Cevabı Yarın.


Dünkü Cevap: Alın yazısı




--

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler