31 Mart 2010 Çarşamba

31 Mart 2010


































Bugün 31 Mart 2010   15 R.Ahir 1431 Mart: 18 Kasım 144 Eyfel Kulesinin yapılışı (1889)-Varto ve Gevaş'ın kurtuluşu (1918)


HADİS-İ ŞERİF


 


Şu 4 şeyden sakınan Cennete girer: Cana kıymaktan (cinayetten); Haram kazanç elde edip yemekten; Zina işlemekten, haram olan cinsel ilişkilere girmekten; Alkol alışkanlığından... (Bezzar).


 


ASHÂB-I KİRÂM'IN RESÛLULLÂH'A BAĞLILIKLARI


"Hele o, kendilerine yara isabet ettikten sonra Allah'ın ve peygamberin emrine icabet edenler: mü­minler içinden bilhassa böyle ihsan ve ittika edenler (Allâh'dan korkanlar) için pek büyük bir ecir vardır." (Âli İmrân Sûresi, âyet 172)


Bu âyet-i kerîme Uhud'un akabinde 'Hamrâü'l-Esed' gazvesi hakkında nazil olmuştur. Ebû Süfyan ve arka­daşları Uhud'dan çekilip Revha denilen yere vardıkla­rında, 'Çoğunu öldürdük, âzı kaldı idi, niye bıraktık gel­dik. Her halde dönmeli ve köklerini kesmeliyiz.' diyerek dönüp Müslümanlara tekrar hücum etmek istemişlerdi.


Peygamber Efendimiz de bunu derhal haber almış ve onları yıldırmak, kendinin ve ashabının kuvvetini göster­mek için Ebû Süfyan'ı takip etmek üzere ashabını teş-vîk etmiş ve 'Bugün bizimle beraber ancak dünkü günü­müzde hazır bulunanlar çıksın' buyurmuştu. Yetmiş kişi Peygamber Efendimizle beraber hareket ettiler.


Medine'ye sekiz mil mesafede bulunan Hamrâ-i Esed denilen yere kadar vardılar. Ashâb, yaralı idiler. Çok zahmet çekiyorlar, ama ecirlerini kaybetmemek için kat­lanıyorlardı. İçlerinde öyle yaralılar vardı ki nöbetleşe-rek birbirlerini sırtlarında taşıyorlardı. Biraz birisi yükle­niyor, biraz sonra, binen inip arkadaşını sırtına alıyordu.


Yine içlerinde saat saat birbirlerine dayanarak giden­ler bulunuyordu. Bunlar hep yaraların ızdırabından idi. Fakat Cenâb-ı Allah müşriklerin kalblerine korku verdi de kaçıp gittiler.


İşte bu âyet-i kerîme, bu hal içinde Resûlullâh'ın (s.a.v.) davetine icabet eden bu mü'minlerin fazîleti hakkındadır.


BEYİT:


Eline zer alıp varsan "Efendi,, gel, buyur!" derler,


Eğer destin tehi varsan, Efencfi'yi uyur derler.


(Andelibî)


Lügatçe: Zer: altın, Destin tehi: elin boş


 


FIKRA


 


Bizim Karadenizli, İngiltere gezisi dönüşünde Heatrow Havaalanı'na gelmiş. Kolunda saat yok... Elinde iki ağır bavulla ve kolunda hayli fiyakalı bir saatle terminalin kapısından girmekte olan İngiliz delikanlıyı gözüne kestirmiş. İngilizce sormuş:


- Hemşerim saat kaç?


- Hangi ülkedeki saati soruyorsun?


- Hangi ülkelerdeki saati gösteriyor seninki?


- Bütün dünya ülkelerini...


- Ciddi mi?


- Tabii.. Aynı zamanda hesap makinası ve telefon olarak da kullanabilirsin. Faks çekebilirsin. Bütün ülkelerdeki televizyon programlarını izleyebilirsin... Bu saat bir teknoloji harikasıdır.


- Müthiş... Peki yahu hemşerim şu saati bana satar mısın?


- Neden olmasın, 900 dolar verirsen satarım...


Karadenizli derhal cüzdanını çıkarmış. 900 doları saymış. İngiliz delikanlı da kolundaki saati çıkarmış, Karadenizli'ye vermiş. Bizimki sevinçle uzaklaşacakken delikanlı seslenmiş:


- Bavulları almayacak mısın? Bunlar da senin...


- Aaa... Onların içinde ne var?..


- Saatin bataryası...


GÜNÜN SÖZÜ


 


Bu dünyada insanlar bir kere aldatılınca gerçekten bile şüphe duyarlar. Hitopadesa


YEMEK MENÜSÜ


·   Şehriye Çorba


·   Tavuk Pirzola


·   İç Pilav


·   Salata


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: UMURBAY: (Tür.) Er. - Görgülü, bilgili, saygın kişi.


Kız: TOHUM: (Tür.) - Kendisinden bitki üreyen tane. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Derelerin çakılı
Kimden aldın akılı
Orta yerde oynayan
Ağabeyimin çakırı


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Türkiye’nin en efendi ilçesi hangisidir?


Cevabı Yarın.      


Dünkü Cevap: Köşede buluşalım

30 Mart 2010 Salı

30 Mart 2010






































Bugün 30 Mart 2010   14 R.Ahir 1431 Mart: 17 Kasım 143 Fatih Sultan Mehmed'in Doğumu (1429)


 


HADİS-İ ŞERİF


 


Kişi, hanımının ve çocuklarının rızkını karşılamak için çalışmaya çıkarsa, Allah yolundadır. Yaşlı anne ve babasının bakımını sağlamak için yola çıkarsa, Allah yolundadır. Nefsini harama karşı korumak niyetiyle çalışmaya çıkarsa, Allah yolundadır. Eğer insanlara gösteriş ve başkalarına öğünmek için yola çıkarsa, Allah yolunda değil, şeytanın yönlendirdiği yoldadır. ( Taberani )


 


EZAN ŞEFAATE VESİLEDİR


Ezan okunurken müezzinin söyledikleri tekrarlanır. Hz. Muâviye (r a.) minberde iken müezzinin okuduğu ezanı Eshedü enne Muhammeden Resûlullâh'a kadar tekrar­ladı Müezzin "hayye alessalâh" deyince "Lâ havle vela kuvvete illâ billâhilaliyyilazîm" dedi. "hayyealelfelah da da böyle dedi. Sonra ezanın kalanını da tekrarladı ve "Muhakkak biz Resûlullâhdan böyle işittik" buyurdu.


Ezan okunurken "Eşhedü enne Muhammeden Resû­lullâh" lafzını işittiği zaman, birincisinde 'sallallahu aley-ke yâ Resûlallâh', ikincisinde de 'Karrat aynı bıke ya Resûlallâh' demek müstehaptır. Sonra başparmağının tırnağını öpüp gözleri üzerine koyarak 'Allâhumme met-ti'nî bissem'i ve'l-basari' derse Peygamber Efendimiz cennette onun önderi olur."


 


EZAN DUASI:


Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Her kim ezanı işittiği zaman 'Allâhumme Rabbe hâzihı'd-da ve-ti't tâmmeti ve's-salâti'l-kâimeti âti Muhammedenı I-vesîlete vel-fazîlete veb'ashü mekâmen mahmudenıl-lezî veattehû, inneke lâ tuhlifü'l-mîâd.' derse kıyamet günü o kimseye şefaatim vâcib olur.", buyurmuştur.


 


FATİH'İN DİLENCİ KARDEŞİ


Fatih Sultan Mehmet Han karşısına çıkan dilenciye bir altın vermiş, fakat dilenci:


-   Padişahım, ben senin kardeşinim, nasıl olur da sen bana tek bir altın verirsin? Deyince Fatih, dilenciyi
yanına çağırıp sormuş:


-   Sen benim kardeşim olduğunu nasıl iddia edebilir­sin? Dilenci de hemen:


-   Padişahım, ikimiz de Âdem babamızın oğulları de­ğil miyiz? Bu cevaptan çok hoşlanan Sultan da şöyle mukabele etmiş:


-  Eğer öteki kardeşlerimiz de duyacak olurlarsa, se­nin hissene bir altın bile düşmez!


 


FIKRA


 


Temel tutmuş yahudiye tokat atmış. Yahudi;


- Neden vurdun bana?


- Siz İsa peygamberi çarmıha çermişsiniz.


- İkibin yıl önce olmuş bir şey bu.


- Valla pen yeni tuydum.


GÜNÜN SÖZÜ


 


Bu dünyaya istediğimiz gibi gelmedik,Bu Dünya'dan istediğimiz gibi gidemeyiz Ömer Hayyam


YEMEK MENÜSÜ


·   Havuçlu Şehriye Çorbası


·   Etli lahana sarması


·   Çoban Salata


·   Meyveli muhallebi


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: UMURALP: (Tür.) Er. - Görgülü, bilgili, yiğit.


Kız: TEMRE: (Ar.) Ka. - Hurma.


MANİ


 


Su içtim kana kana,
Sular akar yana yana,
Yüzün bir gün görmedim,
Bilmem gidem ne yana.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Bir duvar bir duvara ne demiş?


Cevabı Yarın.      


Dünkü Cevap: Gece bekçileri

29 Mart 2010 Pazartesi

28 Mart 2010









































Bugün 29 Mart 2010   13 R.Ahir 1431 Mart: 16 Kasım 142 Antep Müdafaası ve Şahin Bey'in Şehit Edilmesi (1920)-Çaylakların gelme zamanı-Ağaçların yeşermesi-Haşeratın canlanması


HADİS-İ ŞERİF


 


Çocuklarınıza değer verin ve onları güzelce terbiye edin. (İbn-i Mace).


 


NASÎHAT: MÜSLÜMAN ARI GİBİDİR


Ebû Sebre (r.a.) buyurdu; Abdullah bin Amr (r.a.) bana Resûlullâhdan bir hadîs-i şerîf rivayet etti. Ben de onu anladım ve yazdım:


"Bismillâhirrahmânirrahîm, bu Abdullah bin Amr (r.a.) Resûlullâh'dan haber verdiğidir. O, Resûlullah Efendi-miz'in şöyle (s.a.v.) buyurduğunu haber verdi:


"Muhakkak Allâhü Teâlâ fuhşiyyâtı (çirkin şeyleri) ko­nuşanı, fuhşiyyâtı işleyeni, kötü komşuluk edeni ve sılâ-i rahmi (yakın akraba ile münâsebetini) keseni sevmez.


Muhakkak mü'minin misâli arı gibidir ki güzel ve hoş olanı yer, ondan ancak güzel ve hoş olan çıkar ve bir şeye düşse onu ifsâd etmez, onu mahvetmez.


Yine mü'min bir parça kızıl altın gibidir ki ateşe konu­lup körüklense değişmez, tartılsa noksan gelmez. İşte bu mü'mindir."


Tâbiîn'in büyüklerinden Mücâhid (r.a.) buyurdu; Mek­ke'den Medîne'ye giderken Hz. Ömer'in yanında bulun­dum; Ondan sadece Resûlullâh'ın şu hadîs-i şerîfini işittim; Resûlullah (s.a.v.) buyurdu:


"Mü'min arı gibidir ki onunla dost olsan faydası olur; müşavere etsen (danışsan) faydası olur; yanında otur-şan faydası olur. Onun her hâlinde nice faydalar vardır. İşte arı da böyledir. O her cihetten faydalıdır."


İbnü'l-Esîr merhum diyor ki: Arıdan ibret almalıdır. Zîrâ arı ile müslüman arasında şöyle benzerlik vardır:


"Arı arıyı tanır, zekîdir, eziyeti az; menfaati çoktur, ka­naatkardır, gündüzleri dâima çalışır, pislikten uzaktı;, ye­diği temizdir. Zira başkasının kazandığını yemez. Amiri­ne itaat eder. Arıyı işinden geri bırakan bâzı âfetler var­dır; karanlık, sis, rüzgar, duman, su ve ateş. Müslüman için de kendisini ameli işlemekten geri koyan bazı âfetler vardır; gaflet zulmeti, şek (şüphe) sisi, fitne rüzgarı, ha­ram dumanı, bolluğa aldanmak suyu ve hevâ ateşi


FIKRA


 


Temel'le Dursun ormanda yürüyorlar. Bir ara Temel Dursun'a sesleniyor:


- Dursun ormanın güzelliğine bak.


- Ağaçlardan göremiyorum ki.


GÜNÜN SÖZÜ


 


Büyük adamların hatası, güneş tutulmasına benzer, onları herkes görür. Cu Kong


YEMEK MENÜSÜ


·   Vitamin çorba


·   İzmir köfte


·   Tel şeh pilav


·   Meyve


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: UMURAL: (Tür.) Er. - Görgü, bilgi, deneyim kazan.


Kız: TATAR: (Tür.) 1. Bir Türk kavmi. 2. Posta sürücüsü. 3. Gül zambak gibi çiçeklerin açılmamış goncaları. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Merdiven indirdiler,
Atlara bindirdiler,
Kızım seni kahır eline gönderdiler,
Ağlar silinir silinir ağlar.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


Hangi meslektekiler bir gün bile çalışmazlar?


Cevabı Yarın.      


Dünkü Cevap: Baykuştur


 

28 Mart 2010 Pazar

28 Mart 2010





















































Bugün 28 Mart 2010   12 R.Ahir 1431 Mart: 15 Kasım 141 İstanbul'da ilk trafik kazası, 1 kişi yaralandı (1910)-Olur'un kurtuluşu (1918)


HADİS-İ ŞERİF


 


Allah’ın bir kula fakirlik ve hastalık verdiğini gördüğünüzde, şüphesiz ki, Allah onu günahlardan arındırmak istiyor diye düşünün. (Deylemi).


 


MÜSLÜMAN MÛCİD İBN-İ FİRNÂS


M. 1483-1484, H. 888 yılında ölen Endülüslü Ebû'l-Kâsım Abbâs bin Firnâs, taşlardan cam imâl usûlünü keşfeden ilk kişi idi.


Minkâne ismini verdiği bir saat îmâl etmişti.


İbn-i Firnâs -Batıda ilk defa 1870 de bir uçak ile uçul-masından tam 450 sene önce- kanatları kuş tüylerinden yapılmış bir cihaz ile uçmuştur. Havada uzun müddet uçabilmiş fakat bu cihazın kuyruğu bulunmadığından yere konarken yaralanmıştı.


İbn-i Firnâs evinin içinde yıldızların, bulutların ve hat­tâ gökte çakan şimşeklerin bile seyredilebileceği bir de rasathane geliştirmiştir.


EVDEKİ KAZALARA DİKKAT!   YANIKLAR


Çocukların karşılaştıkları kazaların başında yanıklar gelir. Böyle bir kaza ile karşılaşılmamak için bazı tedbir ve tavsiyeler:


  Çocuğunuzu evde yalnız bırakmayınız.


  Kibrit, çakmak vb. şeyleri çocuğunuzun erişemeye­ceği yerlere koyunuz.


  Yemek pişirirken tencere kulplarını, tava saplarını, ocağın arkasına doğru çeviriniz.


  Çocuğun asılıp çekebileceği masa örtüleri kullan­mayınız.


  Kucağınızda çocukla sıcak meşrubat içmeyiniz.


  Çocuğun kolayca ulaşabileceği yerlere sıcak bir şey bırakmayınız.


  Açık prizlere, priz koruyucularını yerleştiriniz.


Banyodaki su ısıtıcınızdaki termostatı en fazla 50-55°C arasına getiriniz. Bir çocuk 70°C ısrnmış suda bir saniyeden daha kısa bir zamanda haşlanabilir.


Evinizde bir yangın söndürücü bulundurunuz.


FIKRA


 


Temel şehre inmiş. Bakmış pencere kenarında bir papağan. İçinden: "Allah allah... Kuşa bak yav." Tabii bu arada papağan da Temel'in kendisine baktığını görüp: "Ne bakıyorsun hemşerim?" Temel biraz şaşkınlık biraz da saflıkla: "Afedersun hemşerum. Ben seni kuş sandıydum!.."


GÜNÜN SÖZÜ


 


Büyük işler sanki hiç ölmeyecekmiş gibi çalışmakla başarılabilir. Vanvenarues


YEMEK MENÜSÜ


·   Tavuksuyu çorba


·   Çıtır tavuk


·   Mısırlı pilav


·   Salata


ÇOCUĞUNUZA İSİM


Erkek: UMAY: (Tür.) 1. Orhun yazıtlarında geçen, çocukları ve hayvanları koruduğuna inanılan Tanrıça. 2. Devlet kuşu. - İsim olarak kullanılmaz.


Kız: TATU: (Tür.) - Barış, sulh. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.


MANİ


 


Gelin geldi evimize,
Şenlik kurdu köyümüze,
Hoş geldin allı gelin,
Sefa geldin pullu gelin.


KARİKATÜR


 


BİLMECE


En kibar kuş hangisidir?


Cevabı Yarın.      


Dünkü Cevap: Konuşmadıkları zaman


 

İzleyiciler